Annem İçin
Öldükten beş gün sonra geldin rüyama. Babaeski’deki eski evin oradasın. Hayır gelin çıktığın ev değil, diğeri. Biz çocukken her yazları kardeşlerinle, kuzenlerimle bir araya geldiğimiz eski mezarlığın oradaki ev. Evin bahçesine çiçekler ekilmiş. 20 li yaşlarındasın. Sanırım hiç evlenmemişsin. Bahçedeki çiçekleri suluyorsun. Çok mutlusun. O kadar
Mart Ayı Hikaye Etkinliği - Meral ve Tablosu (Lütfen sonuna kadar okur musunuz)
Meral kocasını hüzünlü gözlerle kapıda karşıladı. Meral: -Nerede kaldın Süleyman? Merak ettim. Adam hiddetle ve sinkaflı sözler eşliğinde, Süleyman: -Sana ne be kadın. Sana hesap mı vereceğim. Dedikten sonra bitkin bir halde olan karısına sert bir tokat nakşetmişti. Tokatın etkisiyle Meral duvara çarpmış sonrasında yere
Reklam
bir ara yazdıklarım
Keşke sebepsiz sevdiğim insanları sebep arayarak sevseydim bir amaçları olurdu hayatlarımda nereye koyduğuğumu bilirdim şimdi sebepsiz yere sevdiğim insanları ne yere sığdığrıyorum ne göğye ve bu insanlar bir duvar misali aramıza mesafe kokuyorlar kalın bir duvar örüyorlar ben duvarın diğer tarafında can çekişirken içime ata ata ağlarken susarak bağrarak kalbimi acıtarak ölürken onlar hayatında mutlu mesut başkalarıyla yaşarken ben onları izlerken onlarla ilgili şeyler duyduğumda susarken onlar hayatlarına devam ediyor sebepsiz sevdiklerim birgün kuş misali avuçlarımdan uçup gittiler bir elveda bile demeden sevmeyin kimseyi sebepsiz yere herkes yerini bilsin bir sebebi olsun ki sevdiklerinin gittiklerinde neresinin boş olduğunu bil çünkü sebepsiz sevdiğini o kadar çok seviyorsunki her yeri onla dolduruyorsun başka kimseye yer bırakmıyorsun işte gittiklerinde her yer bom boş kalıyor tesellisini bulamıyorsun zamanla dolduramıyorsun yerini sadece sebepsiz gidenlerin yokluğuna alışıyorsun ve en ufak bir şeyde aklına geliyor ve sebepsiz sevdiklerin zamanla senin sebebin oluyor
Aysın gözlerim gözlerine İstanbul
"Sesiz sedasız susan o adamlar Hah işte o adamlar Gecenin zifiri karanlığında şiir yazarlar. Ömrü boyunca bir kere boynundan öpülmemiş, O adamlar Papatya fallarına bakan kadınları ararlar..." Papatya kokulu kadınlar yigit adamlarla o güzel atlara binip gittiler🦅🕊
ANNABEL LEE / EDGAR ALLAN POE Senelerce, senelerce evveldi Bir deniz ülkesinde Yaşayan bir kız vardı, bileceksiniz İsmi Annabel Lee Hiçbir şey düşünmezdi sevilmekten Sevmekten başka beni
İstemedigim halde gidişlerini gördüğüm insanlar oldu. Bazılarını toprak aldı bir şey yapamadım hatta korkudan yanlarına bile gidemedim, bazılarını mesafeler aldı çok çabaladım gitmesinler diye sevgime, bize yazık olmasın diye çok çabaladım ama onlar da gitti, bazılarını başka insanlar aldı yaptıklarımı, sevgimi,hislerimi hiçe sayıp onlara gittiler. Hani insanlar birine teselli verirken "bunları hepsi geçer, geçemeyecek şeyler değil" diyorlar ya hah işte bunlar geçmiyor. Ne olursa olsun hayatına yeni birini alsan dahi hep gidenlerden izler kalıyor. Birinin sana ettiği iltifat, sana attığı bakış, belki bir fotoğraf, onun uğruna dökülmüş göz yaşı, toprağının kokusu, söylenen tek kelime. Bunların hepsi insanın içinde ukte kalıyor, ona benzeyen birini görünce gözlerinin dolması ya da ne biliyim onun adını taşıyan başka biri seni bulunduğun ortamdan soyutlayabiliyor. Velhasıl kelam hayatında, hayatımda, hayatımızda çok kaybettiklerimiz oldu isteyerek veya istemeyerek biz onlarda takılı kaldık onlar başkasında. Yanlış anlama bu tekrar sevemeyeceğin anlamına gelmez seversin çok güzel seversin sadece gece kafanı yastığa koyduğunda aklına gelirler bazen, için acır, gözlerin dolar..
Reklam
502 öğeden 21 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.