BEKAR BİR ARİSTOKRAT Bayan Storner’i muhakkak bir ölümden kurtardıktan sonra Baker Street’teki evimize döndük… Ertesi sabah aklıma, bir zaman yüksek sosyete dedikodu konusu olan Lord St. Simon’un evlenmesi olayı geldi. Bu evlenme ve neticesi, artık konuşulmuyordu. Unutulmuştu… Yeni yeni öyle rezaletler patlak vermişti ki, dört sene önceki bu
Tülsü'yü sevmek...
"Seni Seviyorum TÜLSÜ" .....yazılı telgrafımı alınca bu da ne demek oluyor,Tülsü de kim oluyor diye şaşırmış olmalısın. Aklı başında bir insanın yazacağı bir şey değildi doğrusu ; ama o telgrafı çekerken tam olarak aklımın başında olduğunu söyleyemem, o gün bir uyur gezer gibiydim; istencim dışında o telgrafı çektim sana... Yabancısı
Reklam
Tarımsal üretimde verimliliği azaltan böcekler, kemirgenler, kuşlar, istenmeyen bitkiler, küfler ve mantarlar, bakteri ve virüsler gibi zararlıları öldürmek veya kontrol altına almak amacıyla kullanılan kimyasal maddelerin aşırı ve yanlış kullanımı sonucu bu maddeler tarımsal ürünlerde kalıntı bırakır, bu kalıntılar da besinler yoluyla insan vücuduna girer. Bu zehirli kimyasalların akut zehirlenme, kanser, doğum kusurları, kısırlık, sinir sitemi bozuklukları ve başka pek çok zararlı etkisi olduğu kanıtlanmıştır. Kimyasalların zararlı etkilerinden korunmak amacıyla geleneksel tarıma alternatif olarak geliştirilen organik tarım yöntemleriyle üretim, tüm dünyada hızla yaygınlaşıyor. Doğa dostu organik tarımla toprak ve su kaynakları kirletilmez; çevre, bitki, hayvan ve insan sağlığına katkıda bulunulur.
(Gittiler) Ülkücü Şehitlere İthafen
Değerlerim Var Benim İz Bırakıp Gittiler Dilimde Söylenecek Söz Bırakıp Gittiler Yüreğimde Yanan Bir Köz Bırakıp Gittiler Ölü Diyemem Demem Şehit Olup Gittiler Onlar Bu Hareketin Bu Davanın Sözüydü Duymazların Kulağı Kör Olanın Gözüydü Onlar Türk Ve İslamın Benliğiydi Özüydü Kadere İman Edip Sıra Sıra Gittiler Sayfalarca Yazsam Da Az Gelir
Leyla isteyen kişi Mecnun olmalı; Kendisinden de, dünyasından da geçmeli. Sevenlerin sofrasına çağrılınca Ben körüm, ben dilsizim demeli. Yarım somunun var mı? Bir ufak da evin? Kimselerin kulu kölesi değil misin? Kimsenin sırtından geçindiğin de yok ya? Keyfine bak: En hoş dünyası olan sensin. Niceleri geldi, neler istediler; Sonunda dünyayı bırakıp gittiler; Sen hiç gitmeyecek gibisin, değil mi? O gidenler de hep senin gibiydiler.
Ömer Hayyam
Ömer Hayyam
Tarihin En Büyük Aldatmacası
Akademisyenler bir zamanlar, Tarım Devrimi'nin insanlık için ileriye doğru atilmış büyük bir adım olduğunu iddia ettiler. Insan zekasıyla gerçekleşen bir ilerleme hikayesi anlattilar. Buna göre evrim kademeli olarak giderek daha zeki insanlar yarattı. Sonuçta insanlar o kadar akıllı hale geldiler ki, doğanın gizemlerini çözdüler ve bu sayede koyunları evcilleştirip buğdayı ekebildiler. Ve çok kisa bir süre sonra da, bir şekilde acımasız, tehlikeli ve savaşçı avcı toplayıcI yaşamlarını memnuniyetle bırakıp, hoş ve dingin çiftçi yaşamina geçtiler. Bu hikaye tamamen fantastiktir. Însanların zamanla daha zeki olduk larına dair hiçbir kanıt yoktur. Avci toplayıcilar doğanın sirlarıni 'Tarim Devrimi'nden çok önce de biliyorlardı, çünkü hayatta kalmaları topladıkları bitkiler ve avladıkları hayvanlar hakkında çok detaylı bilgi sahibi olmalarına bağlıydı. Tarım Devrimi yeni ve kolay bir yaşam biçimi sağlamaktan ziyade, çiftçilere genellikle avcı toplayıcılarınkinden daha zor ve daha az tatmin edici bir yaşam oluşturdu. Avci toplayıcılar zamanlarinin daha büyük bölümünü, çeşitli ve insanı zihinsel olarak uyaran faaiyetlerle geçiriyorlardi, ayrıca açlık ve hastalıkla boğuşma ihtimalleri de daha düşüktü. Tarım Devrimi insanlığın elindeki toplam gıda miktarını kesin olarak artırdı ancak daha iyi bir beslenme veya daha çok keyifli zaman yaratmadı. Daha ziyade nüfus patlamasına yol açarak şımarık seçkinler yarattı. Ortalama çiftçi ortalama avci toplayıcidan daha fazla çalışarak karşılığında daha kötü besinlere sahip oldu. Tarım Devrimi tarihin en buyuk aldatmacasıdır..
Reklam
108 öğeden 81 ile 90 arasındakiler gösteriliyor.