İnsanın cenneten kovuluşuyla ilgili benzer yaklaşımların, İslam Geleneği’nde ve Kur’an-ı Kerim’de de yer aldığını görmekteyiz. Kur’an-ı Kerim de cennetten bahseder. Orada da bir ağaç vardır. Ve ağacın meyvesi yasaklanmıştır. Adem ile Havva’nın yasaklanmış meyveyi yemesi onların oradan kovuluş sebebi olmuştur... Kur’an-ı Kerim’de bu konu Taha Suresi’nde dile getirilmiştir.
Elbette bir takım şeylerin hakimiyeti altına girecekti... Ve girmiştir de... O şimdi adına dünya dediğimiz bir yapının kölesidir artık... O artık; “Kâh çıkarım gökyüzüne seyrederim alemi, kâh inerim yeryüzüne seyreder alem beni” sözünü hiç hatırlayamamaktadır. O artık kendisini seyretmekte olanları da hatırlayamamaktadır. Ancak onu hâlâ birileri bir yerlerden seyretmeye devam etmektedir. Ve bir gün o da, gök yüzüne çıkacak ve unutmuş olduğu gerçek benliğine kavuştuktan sonra yeniden yer yüzünü seyretmeye devam edecektir... Ta ki yeniden doğuncaya kadar...
Reklam
Manayı kaybettik. Manaya yer bulamayacak derecede bu dünyanın cümbüşüyle mest olmuş bir çağda, sun'i coşkunluklarla kaygılar arasında savrularak tüketiyoruz ömrü. Varlığa tamamen nüfuz etmiş latîf nimetlerden ve gizli hakikatlerden haberimiz yok.
Sayfa 14 - KetebeKitabı okudu
Vahşi Kadın bütün kadınların sağlığıdır.
Kaç kere yasaklanmış, ezilmiş, önü kesilmiş, sulandırılmış, eziyete uğramış; güvenilmez, tehlikeli, çılgın gibi sayısız aşağılamalarla yaftalanmış olursa olsun, kadınların içinde yukarıya doğru öyle bir çıkar ki, en sakin, en çekingen kadın bile ona gizli bir yer ayırır.
Sayfa 23
Alıntı
Dünyada bu kadar çok boş yer olduğu halde, var olabileceğin, sana fazlasıyla yetecek ufacık bir yer bile bulamazsın. Sesleri aradığında, karşına çıkan sessizlik olur. Sessizliği arzuladığındaysa durmak bilmeyen kehanet başlar. O ses, zamanı geldikçe, senin kafanın içindeki gizli düğmesine basar.
Kıyameti anlatan dini tasvirlerden bir diğer de Güneş’in kıyamette batıdan doğacağı sembolüdür. Bu belki kutupların yer değiştireceğinin de ifadesidir ama asıl bizi ilgilendiren Güneş’in ezoterik bir sembol olmasıdır. Ezoterik semboller içinde geçen Güneş: İlahi gerçeği, birliği ve Tanrı’yı ifade eden bir semboldür. Bu açıdan bakıldığında, güneşin batıdan doğması, gerçeklerin alışılagelmiş gidişatın çok ötelerinde bulunduğunu ve sonunda insanların bu gerçekle yüz yüze geleceğini ifade ettiğini söyleyebiliriz. Yani her şeyin baştan sona değişeceğinin sembolik bir anlatımıdır. Böylelikle dinlerin ve peygamberlerin de gerçek mahiyetleri tüm açıklığıyla ortaya çıkacaktır. Tek bir cümleyle özetleyecek olursak, Kıyamet: Sembollerin açılması, gerçeklerle insanların karşılaşması ve insanların şuurlanarak yani uyanması demektir
Reklam
Geri199
1,000 öğeden 991 ile 1,000 arasındakiler gösteriliyor.