Göçebeliğin Ruhumuzda Bıraktığı İzler
Yaşadığımız yer, hayatımızı sürdürdüğümüz mekân iç dünyamıza, ruhsal ve zihinsel süreçlerimize kopmaz biçimde bağlıdır. Evimizi, köyümüzü, mahallemizi, semtimizi veya şehrimizi kendi varlığımızdan tamamen bağımsız bir biçimde düşünüp anlatamayız. "Benim köyüm", "benim şehrim" dememiz, yaşadığımız yerle kurduğumuz duygusal bağlantıların göstergesidir. Buradaki iyelik eki, yaşadığımız mekâna yaptığımız duygusal yatırımı anlatır. Doğumumuzdan başlayarak duygularımızı kendi bedenimize, sevdiğimiz varlıklara, insanlara ve eşyaya yatırırız. Artık hayat şeklimizi, ideallerimizi, özlemlerimizi, mutluluğumuzu, kederimizi bu duygusal yatırımlar şekillendirir. İçinde yaşadığımız mekân ve grup yaşantıları da bu duygusal yatırımlardan ari değildir.
Sayfa 107 - Kapı YayınlarıKitabı okudu
Göçebeliğin Ruhumuzda Bıraktığı İzler
Türk göçebe ruh hâli, yeni arayışlara yol açan bir dinamizm içeriyor; yeniliklere ve değişime açık olmak gibi büyük bir avantaj sunuyor. Türklerin en zor dönemlerde yaptıkları hiç beklenmedik atılımlarda, yenileşme girişimlerinde bu göçebelik kalıntısı ruh hâlinin büyük payı var. Bu durum, Türklerin göçebelik özellikleri üzerinde yoğun bir şekilde düşünmemizi zorunlu kılıyor.
Sayfa 78 - Kapı YayınlarıKitabı okudu