Akış
Ara
Keşfet
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Alışveriş
Keşfet
Kitaplar
Yazarlar
Okurlar
Kitap Türleri
Dergiler
Çevirmenler
İncelemeler
Alıntılar
İletiler
1000Kitap Android UygulamasıÜCRETSİZ – Google Play'den indirin
1000Kitap iOS UygulamasıÜCRETSİZ – App Store'dan alın
ŞartlarGizlilikTopluluk KurallarıHakkımızdaReklam VerinİletişimKütüphanecilerDizinlerÇerez Politikası
©2024 · 1000Kitap Web Uygulaması · 2.38.14
Gelelim sana aşk'i.
Her kitabın bir hikayesi vardır, isterseniz kısaca hikayesini anlatayım sizlere.
Türkçe dilbilgisi sevmeyen hayatı boyunca çalışmamış, şiir nedir, roman nedir bilmeyen biri olarak buraya gelmiş oldum diyebilirim. hikayesini anlatamam ama biri çıktı karşıma ve bana göğe bakma durağı şiirini armağan etti, bende sonradan ona
Yine selam olsun Şükrü Erbaş’a, Cahit Sıtkı Tarancı’ya…
Daha önce Cemal Süreya ve Ece Ayhan’ın kitaplarına yazdığım incelemelerde söylediğim gibi, ben bu adamların dahil olduğu akıma(İkinci Yeni), şiir anlayışına karşıyım. O halde neden mi okuyorum? Karşıt görüş elde edebilmek için. Okumadan, boş boş sallayanlardan olmamak adına tabi. Ve okuduğum hiçbir İkinci Yenici beni şaşırtmadı. Ancak Turgut Uyar, sanırım aralarında en iyisi. En azından şiir yazabilmiş. Favori şiirim ise ne yazık ki Göğe Bakma Durağı değil :) Biraz Daha isimli şiiri efsane olmuş. Keşke bütün şiirlerini onun gibi yazsaymış.
Bunlar tamamen kendi görüşümdür, kimseye bir sözüm veya dokundurmam yoktur.
Sevenlere tabi ki keyifli okumalar diliyorum.
Evet, "Büyük Saat" en çok alıntı yaptığım kitaplardan biri oldu sanırım. Turgut Uyar'ın bütün şiirlerinin yer aldığı oldukça kalın bir kitap. En meşhur şiiri olan "Göğe Bakma Durağı" ile tanıdığım bir şairdi kendisi. Bu kitap ile birlikte ise yüreğime dokunan birçok şiirini daha keşfetme fırsatını yakaladım. Ama üst düzey başarılı bütün şiirlerinde dersem de yalan olur. Elbette içinde bana hitap etmeyen, beğenmediğim şiirleri de oldu. Fakat bunun dışında genel itibarıyla beğendiğim, okumaktan keyif aldığım, kitaplığımda yerini alan değerli bir eser.
·
Puan vermedi
Turgut Uyar, tam adı Ahmet Turgut Uyar. İkinci Yeni'nin, E.Cansever ve C.Süreya ile birlikte üç öncü şairinden biri olan T.Uyar edebiyat dünyasına hece ölçüsüyle yazdığı şiirleriyle girdi.
Şairin;
Ankara, 4 Ağustos 1927- İstanbul, 22 Ağustos 1985 yaşam süreci aralığıdır..
Şairin mucizesi şiirlerini şiirden anlamak adına nasibimizi almak için okuruz fakat, anlayabilmek sınırlıdır sadece biraz biraz tanıklık ederiz.
Benim de tanıklık ettiğim bu TURGUT UYAR şiir kitabı, onun en güzel şiirlerinden GÖĞE BAKMA DURAĞI başlıklı şiiriyle taçlanmış. Eski ve yeni okuyucu onun en sevilen şiirine aşina olduğu için de diğer şiirleri önyargısız okumuştur ve okuyacaktır. Şiir kitapları, duygu ve zekanın ürünüdür ikisi birarada dizelerce akar..Her nekadar çok okursak okuyalım ihtiyaç duyacağımız ve raftan tekrar tekrar indirip okuyacağımız bir edebiyat türüdür şiir. Turgut Uyar kitabı ve şiirleri yıllar önce kendini ispat etmiştir zaten ve benim de böyle büyük bir ustanın, hem okuyucu hem de şair olarak şiir kitabını önermeme lüksüm yok..
Keyifli okumalar dilerim.
96 syf.
2/10 puan verdi
Can çekişerek okuduğum bir kitap oldu.
Okuduğum şeylerin bir şiir olduğunu düşünmüyorum daha çok anlatıydı. Bir şiirin tamamını asla alıntılayamadım çünkü maksimum 3 mısrası anlamlıydı...
Beğenen insanlara şaşırıyorum çünkü şiir bu olmamalı, bunu beğenmemeli insanlar..
Sadece "Kurtarmak Bütün Kaygıları" adlı şiir okunsa bile ne demek istediğim rahatlıkla anlaşılır.
Zaman kaybıydı demek istemiyorum fakat bana hiç hitap etmedi...
112 syf.
10/10 puan verdi
şehrin en ıssız durağına...
Keşke diyorum,
Bilmediğim bir yerde apansız karşılaştığım bir otobüs durağının adı göğe bakma durağı olsa ve yaşadığım şaşkınlıkla beraber durup ellerim cebimde, durakla birlikte gökyüzünü seyretsem saatlerce.
Belki de beklemesi en keyifli yer orası olacaktır, kim bilir? Otobüs gelsin dahi istemez insan. En azından benim meyilim o yönde olur. Kitabı bitirdikten sonra durağa yüklenen anlamı oracıkta yaşamak, kelimelerle anlatılamayacak bir şey.
(Bu arada Yerçekimli Karanfili henüz okumuşken ardından bu eseri denk getirmek de tam benlik iş oldu)
Modern aşkların boyundurluğuna yenilmek tam olarak bu ola gerek. ''Kaçışlar'' da işte bu yüzden anlam içinde anlamsızdır. Issız bir durak kaçış için çok ideal bir nokta olabilir bu anlamda. Onları bırak biz göğe bakalım derken kendini soyutlama ancak böyle daha iyi hissedilebilir.
Kitap oldukça bireysel bir romatizm, anti-modernist bir duruş içerisinde işlenen öğelerle dolu ve beni her açıdan etkileyen bir kitap oldu.
Issız durak imgelemesi kullanarak kitabı genel hatlarıyla anlatmaya çalıştım size. Kaçış metaforu oldukça yoğun çünkü. İssız bir durak ise buna en güzel örnek olacaktı.
Ne var ki biz kaçmayarak, hepbirlikte, halkça göğe bakacağız.
Bu da 2019'un son incelemesi olsun.