Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
Emperyal Irkçılık: Amaç Koparmak
Elbette ki bu kasıtlı bir siyasetti. William Makepeace Thackeray, Hindistan'ın 'gururlu, derin düşünceli ve bağımsız' ruhunun baskı altına alınması gerektiği kanaatindeydi: "Bu özellikler doğrudan çıkarlarımızın aleyhinedir. General, devlet adamı ya da hukukçuya değil çalışkan çiftçilere ihtiyacımız var." Irkçılık hemen
_Kadın olsam hayat kadını olurdum. _Bir çiçeğe konan kelebek olmaktansa, bir boka konan sinek olmayı tercih ederim. _Kelebeklerin ve arıların arzuladığı bir çiçek olmak varken, sinekleri cezbeden bir bok parçasıydım. _Beni soğuk, kibirli, ukala falan bulduysanız sizi sevmemişimdir. Sevdiğime kedi gibi olurum ben. _Yeterince dürüstsen, fazlasıyla
Reklam
_Aristo, uçan kuyruklu yıldızlar için “keçi yavruları” demiştir. Aristoteles'in bu ateş toplarına niçin keçi dediğine şaşırmaktansa konuyu irdelemek daha uygun olacak. (Eski çağ'da Arabacı takımyıldızındaki iki yıldıza, oğlaklar(capella-keçi yavruları) denmiştir. Eski insanlar, kuyruklu yıldızlar hakkında pek bilgileri olmadığından,
ENEAS DESTANI Kitap I Silahlarla bir insanı över bu destan. İlkin o gelir İtalya'ya, Lavinyum'a, Kaderin Troya'dan kovduğu bu kahraman. Amansız Yuno'nun öfkesine uğrar da, Bir oyuncak gibi tanrıların elinde, Gezer karada ve denizde uzun zaman. Neden sonra bir kent kurup tanrılarını Taşır ama Latyum'a, o mutlu
Sayfa 271 - LATİN OZANLARINDAN ÇEVİRİLER, Vergilius - Birinci Basım: 1963, İstanbul, Çan YayınlarıKitabı okudu
Hıristiyanlık ortaya çıktığında, yeryüzünde egemenlik kurma savında değildi. "İnsanların öbür dünyadaki kurtuluşunu hazırlamak"tı başlıca amacı. Roma İmparatoru'na vergi verip vermemekte duraksayanlara karşı, İsa'nın verdiği yanıt ünlüdür: "Sezar'ınki Sezar'a, Tanrı'nınkini de Tanrı'ya!" Bu söz, bir bakıma, yeryüzü ve gökyüzü iktidarlarının ayrılığını kabul anlamına geliyordu. Ne var ki, başlangıçtaki bu ayrılışa karşın, Roma İmparatorluğu'nun son yıllarından başlayarak, siyasal iktidarla Kilise arasında bir yakınlaşma olur. Ama daha sonra, Kilise, kendisini "en üstün güç" olarak görür ve siyasal iktidarlara bunu kabul ettirmeye çalışır. Bir süre de kabul ettirir. Öyle ki, ortaçağ boyunca, aslında kendilerine bağlı senyörlere karşı güçsüz olan krallar ve hükümdarlar, bir de göükyüzündeki senyörü, yani Tanrı'yı yeryüzünde temsil eden Kilise önünde diz çökerler.
Cumhuriyet Kİtapevi
Önünde her şey kırmızıya bürünmüştü. Ağaçlar kan içindeydiler. Yanıyorlar, inliyorlardı sanki. Gökyüzü kıpkızıldı, sallanıyordu. Başının üzerinde ateşten lekeler, çakıp duran şimşekler alıyordu Petro'nun gözünü.
Reklam
Masumiyet Kehanetleri
Görmek Bir Kum Tanesi'nde bir Dünya, Ve bir Cennet bir Yaban Çiçeği'nde, Tutmak Sonsuzluğu avucunda, Ve Ebediyeti bir saatin içinde. Kapatılmış bir kızılgerdan kafese Boğar Tüm Cennet'i öfkeye. Kumru ve Güvercinlerle dolu bir kumru evi Titretir Cehennem'in tüm bölgelerini. Bir köpek, kapısında açlıktan ölen
# Gökyüzü Yolcusu
Peygamberin hayatı, "bir inancın hangi yöntemlerle gerçekleştirilebildiğinin" somut örneğidir. Bunalımlarımızdan, O'nun hayatını iyice öğrendiğimiz vakit kurtulacağız. Hiçbir sorun çözümsüz bırakılmamıştı. O, hiçbir güçlük önünde yılgıya düşmemişti. Sürekli umutluydu.
Foucault ilginç bir yaklaşımla Cervantes'in Don Kişot adlı Meşhur romanım Rönesans epistemesi ile klasik epistemenin Sınırında daha doğrusu Rönesans epistemesinden klasik epistemeye bir geçiş romanı olarak ele alır: “ Don Kişot benzerliğin önünde mola veren bir hacıdır. Katettiği bütün yol bir benzerlik arayışıdır. En küçük kıyaslar, yeniden
Sayfa 102Kitabı okudu
Yeraltının içyüzleri ve tonozları, Azteklerin Ama zon havzasından geçerken bir iz bırakmak için yaptıkları freks ve alçak kabartmalarla kaplı. İlk fresk, bakir bir ormanın ortasında kayıp bir bahçeyi gösteriyor, berrak suları olan çağlayanlarla beslenen bir gölün etrafını saran bitkilerden bir perdenin olduğu cennetimsi bir yer. Her tarafta,
Sayfa 176 - Pegasus YayınlarıKitabı okudu
27 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.