Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

592 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
9 günde okudu
-Bu, bir kere okumakla bitirilecek bir öykü değildi.-
Yeni bir yıla böyle bir kitapla başlamış olmak! Öyle güzeldi ki.. Sofi, 15. yaş gününe girmek üzere olan genç bir kız. Bana kalırsa zaman zaman koca bir bilge gibi. Kendisine gelen zarflarla bir yolculuğa başlıyor. Felsefe yolculuğu. Öğrenecek ne çok şey olduğunu fark edecek, çok şey görecek, çok sorgulayacak, çok eleştirecek, çok şaşıracak ve en önemlisi gelen ilk zarfta yazan "Kimsin?" sorusunun cevabını arayacak. Aslında hepimiz bir yolculuktayız bu hayatta. Yıldız tozu muyuz, bir ateşin kıvılcımları mıyız, büyük patlamada dağılıp savrulan kütlelerden meydana gelen küçük 'şeyler' miyiz bilmiyorum. Benim de bundan böyle Sokrates gibi bildiğim tek şey var o da hiçbir şey bilmediğim. Bu yüzden kitabın kapağını her gün kapatırken kendime, oku, daha çok oku daha çok bil, daha çok araştır, araştırdıklarını daha çok sorgula dedim. Kim olduğunu, neden varolduğunu, varoluşundaki amacı bil, -şu ya da bu, bir zamanlar yoktan mı varolmuş olmalıydı yoksa hiçbir şey yoktan varolamaz mıydı- ve bana kalırsa varolan her şeyin ardında bir neden, her nedenin ardında da bunu sorgulayacak olan insanın kendi dünyasının filozofu vardı. Bizi boşlukta dolaşmaktan, geçmişinin hesabını yapamayacak olandan, günübirlik yaşamaktan, beyaz bir tavşanın tüylerinin dibinde sıkışıp kalmış olmaktan kurtaracak olan okumak, daha çok bilmeyi istemek, sorgulamaktı. Yeni bir yıla Sofi gibi kim olduğumu düşünerek girmiş oldum. Albert Knox'un -Sofi'ciğimizin biricik felsefe öğretmeni- Sofi'den beklentisi dünyayı hazır, verildiği gibi kabul edenlerden biri olmaması. Umut ediyorum ben de böyle olabilmeyi başarırım. Ama her şeyden önemli bir şey var. KİMSİN? Kitaptan bir alıntı ile devam edecek olursam; -Aynı mekanda olan iki insan bu mekanı çok farklı biçimde algılayabilirler. Çünkü çevremizi algılarken buna kendimiz de kendi fikirlerimiz ya da kendi çıkarlarımızla katkıda bulunuruz. Hamile bir kadın etrafında hep hamile kadınlar görebilir örneğin. Kuşkusuz daha önce de hamile kadınlar oluyordur etrafında ama, şimdi kendi hamileliği onun için ayrı bir önem kazanmıştır. Hasta bir insan belki de etrafında sürekli ambulanslar görür. Yani kendi varlığımız mekandaki şeyleri nasıl algıladığımızı belirler. Benim için önemli olmayan bir şeyi hiç görmeyebilirim bile.- diyor Knox. Yani bizim için önemli olan ama var olmayan şeyleri bile görürüz de önemsiz olan ve var olan şeyleri görmeyiz bile. Bu yüzden bir felsefe kitabı etrafımızda olsun olmasın, sorulan sorulara hala kesin yanıtlar getirilememiş onlarca sorunun olduğu bu koca evrende kapsadığımız küçücük yerden bağımsız, felsefeyi hep görelim isterim. Hep soralım. "Felsefi sorular, tanımı gereği, her kuşağın ve aslında her bir insanın kendisine tekrar tekrar sorması gereken sorulardı." Armstrong olmasak bile, bence felsefi yolculuğa attığımız her adım, tek bir insan için de tüm bir insanlık için de koca bir adımdır. Şimdiye dek hiç beyaz karga görmedim. Yine de, ben de bu beyaz kargayı aramaktan vazgeçmeyeceğim. ..Ve beyaz bir atı beklemektense, beyaz tavşanın tüylerinin en üstünde her daim kalmak gibi amaçlarım var benim! Kısacası "Sofi'nin Dünyası"nı okuyun, okutturun. Kim bu Sofi? Yoksa biz de bir Sofi miyiz?
Sofi'nin Dünyası
Sofi'nin DünyasıJostein Gaarder · Pan Yayıncılık · 199536,6bin okunma
·
9 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.