Gönderi

248 syf.
·
Not rated
Ben zannediyorum ki artık Erasmus'un Deliliğe Övgüsü bu çağda işe yaramayacak, uygulanamayacak boyutta kaldı. Bedenlerimiz dışında ruhumuzu bile yönlendiren muhayyilemizi bile dile getirmekte zorluk çektiğimiz hatta getiremediğimiz denetim toplumları (tabiatta özgürce dolaşmak, sevişmek, hunharca saçmalamak bir yana kalsın) kendi ikametgah ettiğimiz alanda bile özgür, delice olmamızı engel olacak boyutta bizi gözetim altına almış bulunmakta... Bu beş para etmez, üç günlük dünyanın kahrını bilmem 16.yy da yazdığı deliliğe övgü kitabı ile bulunduğumuz bu inorganikleşmiş, safi döngüsünü kaybetmekte olan çağ'ın negatif betimlemesi ile iyi bir yapıt bıraktığı apaçık ortadadır. O zamanların başucu kitabı değerine sahip olan bu fevkalade eser, bu zamanın okuyup sadece gülmelik seviyesine indiren, deliliğe doğacak zevklerimizi kurutan, değersizleştiren disiplin toplumunun kar gütmek amaçlı durmak bilmeksizin, makineleşmiş bir otomat bilincinde (güneşten fazla mesai yapan) çalışan, deyim yerindeyse başka bir çağda görülmemiş nadide performans sanatçıları Erasmusun bu delilik duygusunu yaşatmaya çok uzak. Deliliğin 16.yy da mevki delinin gönlüne göre her yer iken bu çağda artık hapishaneler ve akıl hastaneleri üstlenmektedir. Deliliğin yegâne özünü yaşamak şöyle dursun hayali bile ızdırap vermekte. Bunun sağlayan ve yaşatmayan şey hiç çekinmeden söyleyebilirim ki kati surette disiplin ve denetim toplumlarıdır. Eser üzerine daha çok fazla şey söylenir tabii ki, farklı literatürde incelemelerde yapılır lakin benim organik deli olmam yönündeki düşüncelerimi acizane olacak seviyede belirtmek ve yaşadığım koşullardaki engellerden bahsetmek istedim.
Deliliğe Övgü
Deliliğe ÖvgüDesiderius Erasmus · Tutku Yayınları · 201311.8k okunma
·
31 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.