"Bu çalışma, transhümanizm ve onun çekici kuvveti olan yapay zeka üzerine ülkemizde yapılmış olan nadir çalışmalardan biri olacaktır. Ne yazık ki bu kadar önemli bir konu, Türkiye'de ne akademinin/akademisyenlerin ne de düşünce dünyasının/entellektüellerin ilgilendiği bir konu değildir." Kitabın giriş kısmından bir alıntıyla başlamak istedim zira ben buraya sadece giriş kısmını yazsam bile bu kitabı okumaya ikna olabilirsiniz.Yazarın da belirttiği gibi bu alanda yapılmış nadir ama çok kapsamlı, çok başarılı bir çalışma olmuş. Kitabın dipnotlarından da ne kadar emek verildiğini, nasıl bir araştırmanın sonucu olduğunu az çok anlayabiliyorsunuz. Çok yavaş okuyabildim çünkü öyle bir anda okunup bitirilebilecek bir kitap değil. Hatta tekrar tekrar okunmalı ama bu konuya başlangıç için biraz ağır bir kitap. Özellikle baş kısımlarda belli bir seviyede felsefe okumuş olmak, kitabı anlayabilmek açısında çok önemli. Ama bu konuda okuma yapmamışsanız da yavaş yavaş okuyarak ve bilmediklerinizi araştırarak ilerleyebilirsiniz. Bunun dışında kitapta çok dikkat çekmeyen ama düzeltilirse daha güzel olacağına inandığım bazı dil bilgisi ve imla hataları da vardı. Yine de çok beğendim ve mutlaka tavsiye ediyorum. Her şeyden önce yazara, bu konu hakkında bir kitap yazdığı için teşekkür ediyorum. Zira transhümanizm, günlük hayatımızda çokça maruz kaldığımız ama maruz kaldığımızı bile bilmediğimiz bir konu. Mesela robot insanlar, insansı robotlar, zihin aktarımları, süper kahramanlar... Bunların hepsi transhümanizmin yapmak istediği, üzerinde çalıştığı ve belli bir aşama katettiği şeyler. Ama ne yazık ki biz bu konu hakkında konuşmamaya sanki yemin etmişiz. Biraz daha vakit kaybedersek konuşmamızın da bir yararı olmayacak maalesef. Yazar kitabında transhümanizm konusuna tek taraflı bakmamış, artılarını ve eksilerini ortaya koymaya çalışmış. Ama kendi görüşünü de belirtmiş. Yazar transhümanizme Müslümanca bir bakış açısıyla bakmış da diyebiliriz. Bu kitabı okuyunca tekrar mutlak iyi ve mutlak kötünün olmadığını, her şeyin seçimlere bağlı olduğunu, eğer biz bu bıçağı alıp iyi şeyler için kullanmazsak bu bıçağın kötü bir amaçla ilk olarak bize döneceğini düşündüm. Geçmişe bakıp ah vah etmekten geleceği bir türlü göremiyoruz. Neredeyse tüm hayatımızın küçük bir telefona sığıdığı bu dönemde teknolojiyi ne kadar da küçümsüyoruz. Mutfağımıza kadar küçük robotların girdiği bir dünyada geleceği tamamen bunlardan arınmış bir şekilde düşünmek tabi ki mümkün değil. Ama bu gücün vicdanlı bir kişinin yönetiminde olmasıyla gözü dünya hırsından kör olmuş birinin elinde olması çok farklı şeylerdir. Aynı zamanda tüm bunları insan hayatının kolaylaşması için kullanmakla, insan üstü bir proje için kullanmak da çok farklı şeylerdir. Yine yazardan yapacağım bir alıntıyla yazımı bitirmek istiyorum. "Düşünür ve akademisyenlerin kendi alanlarıyla bağlantılı olarak transhümanizm ile alakalı çalışmalar yapması ve bu mesele üzerinde yoğunlaşmaları gerektiğini düşünmekteyim. Aksi takdirde geleceğe uzay aracıyla giden bir topluluğa bisikletle yetişebileceğimiz hezeyanı içinde kalacak bir topluluk gibi görünüyoruz."

Transhümanizm - İnsansız DünyaAhmet Dağ · Ketebe Yayınları · 2020137 okunma

·

77 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

Merve Eskin