Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

496 syf.
10/10 puan verdi
·
12 günde okudu
Ödüllerle Cezalandırılmak- Alfie KOHN Kitabın ilk baskısı 1993 yılında yayınlanmış. Okumaya tersten başlamışım, yazarın daha geç dönemde yazdığı “Koşulsuz Ebevenylik” kitabını daha önce okumuştum. Birbirinin devamı niteliğinde sayılabilir. “Koşulsuz Ebeveynlik” te olduğu gibi ödüllerden, cezalardan, övgü gibi sözgelimi olumlu pekiştireçlerden uzak durulması gerektiğini anlatıyor. Kohn, bu teşvikler yerine, uygulanması iyi olacak tavsiyelere “Ödüllerle Cezalandırılmak” isimli kitabında daha geniş yer vermiş. “Eğer bir çocuğa kitap okuduğu için illa bir ödül verecekseniz, ona bir kitap daha verin.” Kohn, ödüllerin verimi düşürdüğünü dile getiriyor. Ödüllere alışık, dış kaynaklı motivasyona sahip insanların, iç kaynaklı motivasyona sahip insanlara kıyasla depresyona ve çaresiz hissetmeye daha yatkın olduklarından, işler iyi gitmediğinde tepkilerinin daha da kötüleştiğinden bahşediyor. Ödül ve övgü, ödülü alan kişiden ziyade, ödülü veren kişinin amacına hizmet eder. Çünkü ödülün verildiği kişi, kendisini sorumlu hissedip daha kolay itaat eder ve bu durum ödülü veren kişinin avantajına olur. Övgü, tutarlı şekilde performansın düşük olmasına neden olur. Dört sebebi var: 1. Düşük beceri iması taşır. 2. İnsanları baskı altına alır. 3. Başarısızlıktan kaçınmak için düşük risk taşıyan stratejilerin tercih edilmesine yol açar. 4. Yapılan işe duyulan ilgiyi azaltır. Övmek yerine çocuğu yüreklendirmeliyiz. Bunun için de anlayışlı olmak, iş birliğinde bulunmak, sabırlı olmak gerekir. Benim için can alıcı bir cümlede şu oldu : “Konuştuğumuz çocuğun yaşını hep göz önünde bulunduralım.” Örneğin; 3 yaşındaki bir çocuktan yaşının üstünde davranışlar beklenmemeli. İş hayatında verilen teşviklerin (prim, maaşa zam, ayın elemanı gibi) başarısız olduğundan da bahsediliyor. Teşvikler, kişide anlık bir heves oluşturuyor, sonuç odaklı oluyor. Aynı zamanda iş ortamındaki kişilerin birbirine karşı rekaket etmelerine yol açıyor ki bu durumda iş birliği ve dayanışmayı zedeliyor. Okullarda da durum bu ne yazık ki. Çocuklar notlarla tehdit ediliyor, yıldız kapma yarışları çocukları hırsa sürükleyip tamir edilmesi zor yaralar açıyor. Kitapta bu kısımları okurken öğrencilik yıllarıma gittim. Sakin bir çocuktum, meraklıydım da aslında fakat baskıcı bir tutum vardı. Dolayısıyla kalıcı öğrenmenin önemini anlayamamıştım, iyi bir not alıp sınıfı geçmek benim için yeterliydi. Daha çok anlaşılabilseydim, uygun bir eğitim öğretim stratejisi yürütülebilseydi, daha çabuk farkına varabilirdim; nottan ziyade yeni şeyler öğrenebilmenin hazzını. Kitabı beğendim, harcadığım emeğe ve zamana kesinlikle değdi. Ben de bir aydınlanmaya yol açtı da diyebilirim. Oğlum henüz 3,5 yaşında. Mart 2020 den bu yana olağan üstü günler yaşıyoruz, dünyada Covid 19 denen salgın hastalık söz konusu ve hepimiz bu süreçte evlerimizde zaman geçiriyoruz, o yüzden oğlumuzu güvenli olmadığı gerekçesiyle kreşe gönderemiyoruz. Yıl 2021 aylardan ocak, umut ediyorum ki geliştirlen aşı sayesinde yıl sonuna doğru bu illetten kurtulup eski yaşantılarımıza dönebileceğiz. Okul, hatta öğretmen tercihlerimde kesinlikle bu kitap yol göstericim olacak. Yıllarca özel ders veren öğretmen olarak ta, çocukların sıkıcı bir eğitime maruz kaldığını gözlemliyorum. Ödevler veriliyor, karşı değilim buna, mutlaka okulda öğrenilen konunun evde pekiştirilmesi gerekiyor fakat doğru yöntemler izlenmeli. Kolaydan zora doğru çocuklar yönlendirilmeli, basit bir dört işlem problemini çözemeyen bir çocuğa içinde 4- 5 işlem olan problemler çözdürmeye çalışmak hem de sayfalarca dolusu, çocuktan bıkkınlığa yol açıyor ve konu öğrenilmemiş oluyor. Üstelik süre ekleniyor “2 gün içerisinde tüm sorular çözülecek” şeklinde, çocuk altından kalkamıyor ve birlikte soruları çözüp yetiştirmeye çalışıyoruz, içime sinmiyor tabii, çünkü çocuk tam öğrenememiş oluyor; amaç, konunun öğrenilmesinden ziyade ödevin yetiştirilmesi oluyor. Sorumlu, söz dinleyen, yardımsever, empati yapabilen çocuklar yetiştirmek istiyorsak; onları koşulsuz sevip anlamaya çalışalım, onlara kendilerinin karar verebilecekleri uygun ortamlar yaratalım. “Ödüllerle Cezalandırılmak” bilimsel nitelikte, baş ucu kitabı bence. Her ebevyen, eğitimci, yönetici, iş veren kitabı mutlaka okumalı.
Ödüllerle Cezalandırılmak
Ödüllerle CezalandırılmakAlfie Kohn · Görünmez Adam Yayıncılık · 201674 okunma
·
94 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.