Gönderi

512 syf.
9/10 puan verdi
·
Liked
"İnsanı buzun yaktığı gibi yakar."
Fransız edebiyatı düşünüldüğünde Pierre Choderlos de Laclos nadir bilinen isimlerden bir tanesi. Stendhal, Hugo, Maupassant, Flaubert, Balzac, Zola ve nicelerinin yanında o eşine az rastlanır dünyada kendisi ile ilk defa Tehlike İlişkiler sayesinde tanıştım. Kitap bittikten sonra iyi ki tanışmışım diyorum. Aynı zamanda bu kitap yazarın ilk ve tek romanı olma özelliğini gösteriyor. 1700’lü yıllarda, içinde dönemin Fransız sosyetesinden isimlerin olduğu yaklaşık sekiz on kişiden oluşan bir grubun birbiriyle mektuplaşmalarının derlemesi şeklinde yazılmış bir eser Tehlikeli İlişkiler. Dönem karakterlerinin iç dünyasını birincil ağızdan alıp yansıtan mektupların derlemesi şeklinde olduğu için oldukça ilginç bir tarz oluşturması sayesinde insanı okumak için kendine çeken bir kitap. Aslına bakarsanız adından da anlaşılacağı üzere, yine Fransız klasiği haline gelmiş olan bolca ihtiras, ihanet, ikili oyunlar, şehvet gibi temaları içeriyor. Tüm bu temalar özellikle 19. yüzyıl Fransa’sında bolca yer almasına rağmen dönemin tüm yazarları birbirinin benzeri hisleri o kadar farklı lezzetlerle sunuyorlar ki okuru asla baymadan, aynı duyguları farklı klişelerle okumaya zorlamadan kendine bağlamayı başarıyorlar. Sanırım Fransız edebiyatını özel kılan en önemli şeylerden bir tanesi de bu. Kısaca kitabın içeriğine değinecek olursam, aralarında bir dönem aşk ilişkisi geçmiş olan Valmont Vikontu ile Merteuil Markizi hayatlarını herkesi yenmeye ve üstün olmaya adamış, kibrin rehin aldığı iki temel karakteri oluşturmaktadır. Eskiden yaşadıkları aşk ilişkisi; ilerleyen dönemlerinde birbirlerinin kötülüklerine destek olma haline bürünmüş olarak yansıtılıyor kitapta. Kendilerine hedef olarak erdem timsali Madam de Tourvel ve saflığı ile dikkat çeken Matmazel de Volanges’i seçmeleri ile kötülük çanları çalmaya başlıyor. Ya da Malraux’un ifadesi ile tam olarak; “hiçliğe karşı hiçlik, arzuya karşı hiçlik, hiçliğe karşı arzu” karmaşası başlıyor. Tüm karakterlerin yaşadığı ikili ilişkiler, hissettiği duygular, hayal kırıklıkları, pişmanlıklar, aşkın çağrısına karşı koyamamalar ve daha ne ararsanız derlenerek kitaba dahil edilen 175 mektupta tek tek ortaya dökülüveriyor. Kitap direkt olarak mektupları içerdiği için okurken ister istemez siz de o karakterin ruhuna bürünmüş oluyorsunuz. Yani kitabı bitirdiğinizde aslında tüm karakterler arasında döne döne kılık değiştirdiğiniz için kim haklı kim suçlu tam olarak karar veremiyorsunuz. Choderlos, kitap biterken kendini ilgilendiren kısımların bu kadar olduğunu belirterek elindeki diğer mektuplara yer vermiyor, hatta eğer beğenilirse ilerleyen dönemlerde kitabın devamının gelebileceği tüyosunu veriyor. Ama maalesef yazıldığı dönemde aşırı tepkilere yol açtığından mı yoksa o dönem beğenilmediğinden mi bilmiyorum ama kitabın bir devamı yok. Tamamen okur hissiyatıma güvenerek, bu mektuba konu olan kişilerden birinin Choderlos olduğuna inanıyorum. 19. yüzyılın en önemli Fransız şairlerinden olan Charles Baudelaire’in kitap hakkında yaptığı yorumu bırakarak değerlendirmemi tamamlıyorum; “İnsanı buzun yaktığı gibi yakar.” İnsan ilişkilerinde güven sorunu yaşayanlar, sanırım kitabı bitirdikten sonra kendi kendilerine ne kadar haklı olduklarını ispat edecekler. Herkese keyifli okumalar…
Tehlikeli İlişkiler
Tehlikeli İlişkilerChoderlos de Laclos · Can Yayınları · 2021543 okunma
·
375 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.