Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

392 syf.
6/10 puan verdi
İnsanla hayvanın dünyaya gelişindeki farklardan en belirgin olanı hayvan yaşam şartlarını çok kısa sürede öğrenir insan ise ahir ömrüne kadar öğrenmeye muhtaçtır. Hayvan kalifiye eleman gibi bir iki saat içinde yaşaması için gerekli olan ilimle gönderilir, insan ise bilmem kaç yaşına kadar doğruyu yanlışı ayırt edemez. İnsanın vazifesi taallümle tekemmüldür yani öğrenerek mükemmele doğru yol almaktır. Öğrenmenin önemi yadsınamaz. Doğan Cüceloğlu da bu eserinde bir insanın nasıl olması, nerede nasıl davranması gerektiğini savaşçı isimlendirmesiyle açıklamaya çalışmış. Eserinde kendisi böyle isimlendirmemiş olsa bile biraz ilmi birikimi olan kişi anlar ki Savaşçı, Cüceloğluna göre kâmil insandır. Kitapta kısmen kendi düşünceleri vardır. büyük çoğunlukla da Don Juan adındaki bir Kızılderilinin fikirleri hakimdir. Carlos adındaki bir öğrencinin Don Juan ile geçirdiği vakitler sonrası ondan aldığı öğretiler kitapta geniş yer alır. Savaşçı tabiri de zaten Don Juana aittir. Cüceloğlu Amerika'da yıllardır yaşamış bir insandır. Kişinin akademik kariyeri ve yaşadığı kültür elbette düşüncelere yansıyacaktır. Kitabi okurken iki farklı ekolün karşılaştırmasını yapar oldum. Cüceloğlunun temsil ettiği ekol modern felsefe ile kocakarı felsefesi diye isimlendirecegim kızılderili öğretileri idi bana göre, Cüceloğlu kendi ifadesiyle Don Juanin eline su dökemez. Bu ekolde fikirlerin alt yapısı Karl Marx' a Engels'e Aristoya ve modern filozoflara dayanır. Yol gösterici de çoğunlukla Akıl'dir. Diğer ekol ise vahye dayanan İslam felsefesidir. Kitapta bu ekolde söz hemen hiç geçmez. Cüceloğlu kendi takip ettiği fikirleri işlemektedir. Bu fikirleri Arif Okurer adındaki bir öğretmen ile paylaşmaktadır. Çoğu yerde aslında Arif diye birinin olmadığını, karşılıklı diyalog havası verilerek didaktik bir eser ortaya konulma çabasını hissettim. İslam felsefesinde yol gösterici ise vahiydir, akıl vahye hizmet eder. Bu kitapta ise akıl öncedir. Oysa aklın tek başına önderliği insanın fıtratına aykırıdır. İnsan maddi ve manevi yapıdan mürekkep bir varlık. Aklın ışığı elbet fen ilimleridir kalbin ışığı nuru ise din ilimleridir, bu göz ardı edilemez. Savaşçının maalesef hayatla ilgili çoğu soruya cevap veremediğini anlarsınız, birbiri içinde inhiraflı fikirlere de şahit olursunuz. Savaşçı meditasyona da ihtiyaç duyar, öğreneceği şeyler güncellenir, ölüm karşısında tatmin edici değildir, fikirlerinin uygulanabilirliği pek mümkün değildir. Çünkü tahrik edici güç nedir? Dinde tahrik gücü sevgi, korku ve ümittir. Savaşçıyi ne tahrik edecektir? Kimin fikirlerine göre yaşanacak? Sınırlari kim belirleyecek? Allah mı, vahye dayanan peygamber mı? Yoksa Don Juan mı? Cennet ve cehennem fikri olmadan, Allah sevgisi ve korkusu olmadan kalp, ruh sır gibi latifeler nasıl tatmin olacaktır? Rehber olacak fikirler kaç kitap okunarak elde edilecek? Kaç kişiye hitap edecek bu halde? Oysa İslam felsefesi için Kur'an bir kitaptır herkese hitap eder, sadece bir bir kitap, ve o kitabı yaşayan Hz. Muhammed asm. Tahrik edici güç de Allah ve peygamber sevgisidir tabiidir, fıtrata uygundur, genele hitap eder ve herkesi tatmin eder. Don Juan Cüceloğluna göre üstün güçleri olan kişidir, kanıt nedir? Oysa Peygamberimiz asm 1000'e yakın mucizesiyle karşımızda duruyor, görebilene... Kitapta elbette faydalı bilgiler de var. Ancak uçak icad edildiği yerde siz at ile yol almak istiyorsanız bu yanlış olur. Tasavvuftaki Seyru Sulûkun tabakaları karşısında kitaptaki öneriler oldukça sönük kalıyor. Detaylı bilgi için : Bediüzzaman ve felsefe kitabı okunabilir ya da Sözler adlı kitaptan: 12. Ve 13. Söz okunabilir hatta muhakkak okunmalıdır.
Savaşçı
SavaşçıDoğan Cüceloğlu · Remzi Kitabevi · 202110bin okunma
·
82 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.