Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

779 syf.
7/10 puan verdi
Merhaba, Elinize aldığınız zaman uzun süre ara vermeden okumanız gereken bir kitap. 50 sayfa okuyup araya 3 4 gün girerse tamamen dağılabilirsiniz. Aslında Dostoyevski olay örgüsünü ilgi çekecek şekilde kurgulasa da kitap bu kadar uzun olmalı mıydı asla emin değilim. Okudukça vermek istediği fikirleri, o din soegulamalarını, ölüm psikolojilerini, fikirlerin değişkenliklerini, hastalık paranoyalarını ya da siyasi görüş ve tartışmaları daha kısa bir sayfada verebilirdi. Nastasya anlamakta en çok zorlandığım karakter olurken Aglaya'ya yazık m oldu yoksa tutumları ile yaşadığı o sonu hak etti mi emin olamıyorum. Prens Mışkin'e her sayfada içiniz gidecek. Ona budala demeleri öyle rahatsız ediyordu ki. Sara hastalığı sebebi ile hayatının bir dönemi çok fazla nöbet geçirerek gitmiş. Evet, bu durum zihinsel olarak kendisini bir nebze yıpratmış ama kesinlikle budala denecek kadar bir durumu yok. Aşırı temiz kalpli ve budala denmesine sebep olacak kararsızlıkları ya da bazen bazı şeyleri anlamıyor olmasının sebebi bu temiz kalpliliği. Zaten romanda da her karakter gün sonunda onu bu temiz kalpliliği ile övüyor. Kitabın sonundaki yaşadığı o acı anları asla hak etmiyor. Bir şeylerden bahsederek spoiler vermek istemiyorum çünkü zaten elimizde çok az olay örgüsü var. Zaten Dostoyevski okumak olay örgüsünden ziyade karakterlerin ruh dünyasını okumak. Gerçekten usta bir kalem, insanların ruhlarına döktüğü analiz ve psikolojik tahliller çok yerinde. Çalışırken, bir iş temposunda okumak beni çok zorladı. Geniş bir zamanınız varsa okumanızı tavsiye ederim. Zamanla yarıştığınız bir dönemde okumak zora sokabilir. O nedenle yoğunluğunuz en az seviyede olmalı. Bende mühür gibi kalan ölüm psikolojisini işlerken bir idam mahkumundan bahsettiği sayfalar oldu. Bir alıntı bırakmak istiyorum bununla ilgili; Ölümle cezalandırılmış bir mahkum yolda giderken kendi iç dünyasında aslında sandığı kadar ömrünün uzun olmadığını düşünüyor ve içinden; "Daha yaşayacağım! Önümde üç sokak var, bunları geçince, bir sokak daha var!’ der. On bin yüz, on bin çift göz… Bütün bunlara katlanması gerekiyordu. Şöyle geçiriyordu içinden: "Burada on bin kişi var; ama onlardan birini değil beni idam ediyorlar!" Hatta sayfa 25'te idam konusuna müthiş bir eleştirisi var yazarın. "Cinayet işlediği için bir insanı öldürmek, cinayetin kendisinden de büyük bir suçtur." Kitabın bir bölümünde değindiği para konusu ise oldukça manidar. Yıllar geçse de yüzyıllar yaşasak bile bu konudaki derdiniz aynı kalacak korkarım. "Aslında para insana yetenek kazandırdığı için aşağılık, nefret edilecek bir şeydir." (Sayfa 158) Kitap ve sevgiyle kalın. :)
Budala
BudalaFyodor Dostoyevski · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 201625,1bin okunma
·
28 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.