Home
Search
What to Read?
Sign In
Sign Up
Shopping
Explore
Books
Authors
Readers
1000Kitap Android ApplicationFREE – Download from Google Play
1000Kitap iOS ApplicationFREE – Get it from App Store
©2024 · 1000Kitap Web Application · 2.37.7
Gönderi
Şule Gürbüz'ü bu kitapla ilk kez okudum. Bir tavsiye idi. Lakin bayılmadığımı itiraf etmeliyim. Niye derseniz özellikle eserin dili beni rahatsız etti. Yapay geldi. Sık sık Arapça ve Farsça sözcükler kullanıp uzun cümle yapılarına yer vermiş, bu yazarın tercihi ama eserde hiç doğal durmuyor. Eğreti duran bir elbise misali.
Kitap bir öykü kitabı lakin öyle kısa kısa öyküler değil. Her biri 50 sayfaya yakın. Toplam 4 öykü var eserde aşağıda öykü öykü değerlerdirdim.Çok spoiler yok zannımca buyurun okuyun isterseniz :)
&Ruhuna Fatiha öyküsü
İronik bir öyküydü. Düşünmek, dertlenmek, kahkaha ile gülmek, üzülmek her duygunun bir arada olduğu öyküydü . Yaşamdan bir beklentisi, hayali, umudu olmayan ellili yaşlarda yalnız bir adamın trajikomik öyküsünde yazar bilinçakışı yöntemini ustaca işliyor.
Evini boyatırken boyacılarla imtihanı , pideciye gidip Efendi Hazreti zannedilip elini eteğini öpenlerin maksadını okuyunca da gülmekten kendinizi alamayacaksınız.
Bana derler ki "Verilenler, günahları örter, perdeler." Ben de derim ki "Örtülüp, perdelenecek şeyleri azaltmak daha iyi değil mi?" s. 11
"Ne olduğum söyleniyorsa o oluyordum. Dahası ezelden beri öyle olduğumu da adeta tanımlanınca keşfediyordum." s. 26
&Akılsız Adam öyküsü
Kendi hayatta yapamadıklarını oğlu Sadık Sadullah'ın yapmasını bekleyen bir adamın öyküsü. O kadar ki kendini dine verip hafız olmasını istediği çocuğuna Sadullah Efendi diye seslenir. Oysa kendisi kendi tabiriyle :"Kaçmak tüm yaşamım boyunca asli fiilim, varlık alanım olmuştu. Tüm kainat, gelmiş geçmiş yaratılmışlar peşimde, ben hep soluk soluğa idim". S. 51
Oğlunun, kendi sorduğu sorulara sessizliği babayı derin düşüncelere isterdi, umudunu yitirir oğluyla ilgili, zira hiçbir şeye bağlılık duymuyordu Sadullah Efendi.
Sadullah Efendi'nin okula başlamasıyla hayatı tanımaya başlaması aynı zamana denk gelir pek doğal olarak.
"Dünya, her ahmak gibi kendini akıllı ve hep karda sayan dünya, bilsen, bir akıl edebilsen, seni de benzerlerin batıracak, kendinden saydıkların yok edecek." S. 82
"Evlat insanın devamıdır denir. Bu yüzden aptalın evladı olur. Ben yine fena değilim de oğlum, ah oğlum salağın tekiydi." S. 92
Çocuk mimar olur ama babası gözünde salaktır hala.
&Akılsız Adamın Oğlu Sadullah Efendi öyküsü
Adından anlaşılacağı üzere Akılsız Adam öyküsünün devamı niteliğinde bir öykü. Akılsız Adam babanın ağzından,bu öykü ise oğlu Sadullah Efendi ağzından yazılmış. Bu öyküyü daha çok beğendim. Sadullah Efendi'nin hisleri hayata karşı duruşu başarılı anlatılmış, lakin dildeki zorlama cümleler ve bazı beylik laflar etme çabası eğreti durmuş yine . Lakin bir evladın gözünden yaşanılanlar başarılı aktarılmış, okuyucu kurguya dahil edilmiş.
"Babam gençliğinde ve öğrencilik yıllarında, kendi tabiri ile 'Hayat onun içine damlarken' bu damlayışta yine kendi tabiri ile paslı bir tat bulmuş.... Babamın bazen bana dediği uzay gemisi görmüş de kimseyi inandıramamış bir meczup gibi kendi gördüğü ile kendi sırlanmış bana muammalı bir tuhaflıktan öte gelemedi. " s. 98
" Zor duygular, uzaktan sevilir, hürmet edilir ama kabul görmez, yaklaştırılmaz. "S. 99
" Babam ile hayatımız çok ikili bir hayattı, iki kişi girer çıkar, iner, gene çıkardık ve belki de pek çok şeydi de acaba neydi? "s. 106
" Hayat, galiba bende nüfuz edecek ya da incitecek bir şey bulamıyordu. S. 115 "
" ... Gerçek bir kimsesizlikteyim. Tutunabileceğim bir şey yok, tutunmayı ister miydim, o da belli değil. S. 138"
"İnsanın babası kendinden akıllıysa aptallık kaçınılmazdır,değişikse sıradanlık kaçınılmazdır. S. 141"
&Rüya İmiş öyküsü
Hikmet ve Eyüp isimli iki arkadaş lakin anlatıcı Hikmet. Bazı kısımlarda Hikmet'in eşi Cemile'nin de anlatıcı olduğu geçişler var. Bilinçakışı tekniği ön plana çıkıyor bu öyküde. Geçişler ustaca yapılmış.
"İşte ev, işte hayat. Her şey her şeyin izinde ya da kaybında. Bir iz süreyim, bir yer tayin edeyim, bir bileyim, bir kere olsun bileyim istiyorum, kimse yokken arıyorum, bakıyorum, bir rabıta, bir ayak sesi, kendi hayatıma ait bir iz bulamıyorum." S. 185
Bu ifadeler bile Hikmet'in toplumun belirlediği çizgiden çıkmadan, ömrünü yaşadığı ama aslında hayatın içinde kendi kimliğiyle var olamadığını gösteren cümleler.
" Hayat rüyadır derler. Benim hayatım hiç rüyalarıma benzemedi. Hayatıma benzemeyen her şey rüyam oldu. "s191
·
726 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.