Kemal Yılmaz tarafından 2016 da kaleme alınmış. Ne yazık ki bu kitap ile geç tanıştım. 1000Kitap sayesinde ilgimi çekti.
İstanbullu Elefteria sayfasında da İtalya'da yayınlandığını okuyunca merak ettim ve alıp okumaya karar verdim. İlk kitap ve yurt dışına açılmış. Türk okuyucu kitlesinin kaçırdığı okunması gereken romanlardan biri. Gerçek bir hikâyeden esinlenmiş, kitapla ilgili yorumlarda bahsedilmekte (Kitap Yurdu). Dil çok akıcı ve sade, betimlemeler uzatılarak konudan ayrılıp sonrasında da toparlanma ya da kopukluk yok. Geri dönüşler ve yakın tarihe gidip gelmeler arasında sıkılmıyorsunuz, aksine keyif veriyor. Kitabın en önemli özelliğinden biri de içinde hep canlı olan merak duygusu. Bu da acaba ne olacak diye diğer bölüme ondan da öteki bölüme geçmenizi sağlıyor ve bir solukta okunan bir kitap sonrası oturup düşünüyorsunuz. Sonu ise kolay tahmin edilemeyecek bir şekilde bitiyor.
Asırlardır İstanbul'da yaşayan Rumlardan sıradan bir kadının hikâyesi. Ancak
Kemal Yılmaz romanda o dönemi ustaca anlatarak yeni nesillerin bilmediği 6-7 Eylül 1955 tarihlerini acılarıyla, acı çekenleriyle ortaya koymuş. Romanı da önemli yapan unsurlardan biri de bu sanırım. Bir arkadaşıma hediye olarak alır mıyım? Evet.