Marc Levy okumayı seviyorum, hem de çok çok seviyorum. Pek çok kitabı var henüz okumadığım ve ben bu yüzden inanılmaz mutluyum. Can yayınları umarım tekrar baskıya girer de diğerlerini de okurum bir bir. Bu roman da bildiğimiz, alıştığımız o Marc Levy kitaplarından birisi olmuş:olağanüstülüklerin hiç sırıtmadığı, oldukça iç ısıtan, gülümseten ve yer yer düşündüren bir güzel anlatı, bir güzel roman. Kahramanımız kötü bir çocukluk geçiren, mutsuz ancak özel de bir gücü olan- başkalarının gölgelerini alabilen,gölgelerle konuşabilen- bir çocuk. Babası başka bir kadına aşık olunca evi terk etmiş, okulda da akran zorbalığına maruz kalmış. Ama yine de bir dost, Luke, ve bir büyük aşk, çocukluk aşkları özel(mi)dir, edinmeyi başarmış. Mutsuzluğun gölgesinde geçen bu dönemden sonra tıp eğitimi için çocukluğunu da geride bırakarak , en azından bunu ümit ederek, daha büyük bir şehre gelmiş. Gerçekten her şeyi geride bırakabilmiş mi bunu okuduk roman boyunca. Insanların gölgelerini istemeden de olsa alan bu isimsiz kahramanımız gölgelerini aldıkları insanların da hayatına dokunmadan edememiştir. Ancak kendi hayatında pek çok şey vardır onu mutsuz eden ve yarım kalan. Işte tüm bunlar kendilerini küçük tesadüflerle açığa çıkaracak ve bu hayat tamamlanacak mı yoksa yarım mı kalmaya devam edecek bunun romanıydı. Sevdim mi, evet. Kısaca olağanüstü bir durumun oldukça sıradan ve oldukça gerçekci bir hayatın içine harmanlanarak verildiği, yine olağanüstülüğün hiç mi hiç göze batmadığı, aile, arkadaşlık, aşk ve kaderin oldukça temiz ve etkileyici bir şekilde anlatıldığı, bu sefer dram yönü ve acısı biraz daha fazla olan bu romanı da çok sevdiğim Marc Levy romanlarından bir tanesi oldu benim için. Böyle şeyler okumayı kayıp olarak görmeyenlere tavsiyedir elbette.

Gölge HırsızıMarc Levy · Can Yayınları · 2016508 okunma

·

51 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

Elif