Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

207 syf.
·
Puan vermedi
·
23 saatte okudu
Onu sevenler çok seviyor, sevmeyenler ise nefret ediyor. Öncelikle bayan okurlar bu incelemeye biraz Fransız kalabilirler zira adamımız bir teknik direktör. Yani tam burada farenizi yan kırabilirsiniz :) Porto'da çalıştığı iki yılda da Avrupa'dan kupa getiren bu adam kesinlikle çizginin dışında ilerliyor. Üstelik bu destansı zaferleri kendi deyimiyle "dev köpek balıklarının" arasında kazandı. Bu zaferler ve sıra dışılığı onu futbolun evi İngiltere'ye taşıdı. Bu kitap Mourinho'nun geçmiş kariyer basamaklarını ve İngiltere'deki ilk 2 yılını anlatıyor.Ayrıca anlaşılması güç karakterinin çelişkilerini ve tutarlılıklarını sempatizanlıktan uzak bir şekilde anlatıyor. Sir Bobby Robson'un gözünden anlatılan kısımlar oldukça ilgi çekiciydi. Ayrıca "Seçim,Antrenörlük, Yönetim ve Akıl Oyunları" yani "Dört Şapka" olarak adlandırılan yeteneklerine yaşanılan örneklerle değiniliyor. Kitabın genelinde Brian Clough ile bir karşılaştırılma durumu var. Londra'daki ilk basın toplantısında söylediği "ben özel biriyim" cümlesine tüm dünya bıyık altından güldü.Ertesi gün gazetelerde "Ego karaya çıktı." manşeti atıldı. Adeta herkes onun İngiltere girdabında ezilip gitmesini ve onunla eğlenmeyi hevesle bekliyordu. Peki öyle mi oldu, hayır. Chelsea, Real Madrid ve İnter'de de sıra dışılığını sürdürdü ve onun başarısız olmasını bekleyenler 10 yıl kadar yaşlanmak durumunda kaldı. 2003 ile 2013 yılları arasında futbol ve moda dünyasında fırtına estirdi. Moda diyorum çünkü giyimiyle de hep konuşuldu. Giydiği Armani marka paltosu onunla özdeşleşti. Armani bu paltoları Jose Mourinho paltosu olarak satmaya başladı. Bir yandan da eşofmanlı teknik direktörler devrini sona erdirenlerden biri de diyebiliriz. Peki bizim izlediğimiz Jose gerçek miydi yoksa bir rol mü? Kim bilir belki de futbolun bir show business olduğunu bildiği için insanlara istedikleri bir karakteri veriyordu. Bu sorunun yanıtını ve iş-ev hayatlarındaki farkı bu kitapta görebileceksiniz. Maçtan önceki ve sonraki basın toplantılarında maçın halen devam ettiğini ve bir sonraki maça kadar da devam edeceğini söylüyordu. Bu yüzden bu sinir harbini tüm mesleki yaşamına yaymıştı. Rakip teknik direktörün yanağını sıkması ve ardından basının bunu sorması üzerine "o beyefendiyi tanımıyorum" demesi.( linki : youtube.com/watch?v=Q2QYflJ... ) Ronaldo'nun Valencia'ya attığı golden sonra seke seke gidip Callejon'un sırtına atlaması. (hala gözümün önündedir: youtube.com/watch?v=V3C0D-M... ) Giderken bir anda araçtan inip yol kenarındaki Materazzi'ye sarılarak ağlaması.( linki : youtube.com/watch?v=tmiqUQF... ) Bu tarz olaylardan daha onlarca vardır.Arsene Wenger'e tatlı sert sataşması. Pepp Guardiola ile olan hesaplaşmaları futbol tarihinde yer edecek eylemlerinden diğer birkaçıdır. Şimdilerde başarısız ve havasını kaybetmiş gözüküyor. Belki de yöntemleri artık çözüldü yani kendini güncellemesi gerekiyor.Ancak aktif olduğu 10 yıl boyunca her zaman birinci haber olmuştur. Farkındayım uzun oldu ama bu son kısma yaşı gereği onu iyi tanımayanlar için değindim. Erkek okurlara daha doğrusu futbolun sıra dışı yüzlerini sevenlere bu kitap tavsiyemdir.
Jose Mourinho
Jose MourinhoPatrick Barclay · Bizit Yayıncılık · 201615 okunma
·
24 görüntüleme
Bu yorum görüntülenemiyor
Prometheus okurunun profil resmi
Hayat felsefesine hayran kaldığım nadir insanlardan biridir Mourinho. Özellikle her antrenman öncesi sabahın erken saatlerinde kendisini odaya kilitleyerek saatlerce takımını, oyuncularını ve taktik anlayışını düşünmesi ve bunlara çareler üretmeye çalışması beni çok etkilemişti. Son zamanlarda eski formundan uzak kalsada kendi tabiriyle 'yaşlı kurt'un yeniden destanlar yazacağına inanıyorum. Mourinho efsanesi görkemli bir şekilde veda eder ancak.
Bu yorum görüntülenemiyor
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.