Gönderi

208 syf.
9/10 puan verdi
‘Günden Kalanlar’ Ishiguro ile tanışma kitabımdı. Kitabın ilk sayfalarında okumaya devam edip etmemek arasında oldukça kararsızdım. Bana bir şeyler katabileceğine dair umudum kırılmıştı. Ama başladığım kitabı yarım bırakamama gibi bir huyum olduğu için mecbur devam etmek zorunda hissettim. Aslında bazı yönlerden oldukça iyi olmuş devam ettiğim. Bana tarzı farklı gelen bu kitabı anlatacak çok şey var. Ama bunun için uzuuun bir incelemenin, saatler sürecek bir grup konuşmasının olması gerek sanırım. Yalnızca dikkatimi çeken noktalara değinmek istiyorum. Farklı bir roman karakteri olan Stevens’ı analiz edebilme fırsatı yakaladım. Farklı diyorum çünkü basmakalıp fikirleri ve işi konusundaki saplantılarıyla oldukça eşsiz birisi halini aldı gözümde. Aslında bir ara karşıma Stevens’ı alıp sarsmak ve ona sadece mantığıyla hareket ettiğini biraz olsun duygularını da kullanması, yaşaması gerektiğini söylerdim. Stevens duygusuz birisi değil, özenle duygularını bastıran birisi. İngiliz malikânelerinin son büyük başuşaklarından olan Stevens, Amerikalı işvereninin isteği üzere eskiden birlikte çalıştığı kahyayı ziyaret etmek amacıyla bir seyahate çıkar. Yol boyunca karşılaştığı manzaraların ve insaların yarattığı izlenimleri anılarıyla ve mesleğinin gerekleriyle ortaya serer. Bu yaşantılarda biraz daha farklı davranabileceği anıları irdeler. Örneğin şöyle der; “Bayan Kenton’ın akşamları yeniden bir araya gelmemizi önerdiği pek çok seferde yumuşamış olsaydım durum ne olurdu?” (sf. 149) (Spoiler) Bay Stevens o kadar inatçı(!) ve işine mükemmelliyetle bağlanmış bir ‘vakar’ ki yaşamında ne olursa olsun duraksamadan, işine devam ediyor. Öyleki babasının fenalaştığı ve aynı günde öldüğünde bile eve gelen önemli konuklarla ilgilenmekle kalıyor. Buralarda geçen ve beni etkileyen şu konuşmayı alıntılamak istiyorum: “Stevens, iyi misin?” “Evet, efendim. Çok iyiyim. “ “Ağlıyor gibisin. “ “Güldüm, bir mendil çıkararak yüzümü çabucak sildim. “Çok özür dilerim efendim. Yorucu bir günün gerilimi yalnızca.” (sf. 92) Alt metinde yatan duyguları analiz etmeyi sevdiğim için kitabı da beğendim diyebilirim. Ha birde unutmadan, günün sonunda geriye şöyle bir baktığımızda ne için yaşadığımızı, ve koskoca bir ömrün nasıl geçtiğini görmek için hayatımızdaki dönüm noktalarımızı dikkate almak gerekiyor sanırım. Kitapla kalın. :)
Günden Kalanlar
Günden KalanlarKazuo Ishiguro · Yapı Kredi Yayınları · 20195.2k okunma
··
4 plus 1
·
187 views
Ferah okurunun profil resmi
Beni Asla Bırakma
Beni Asla Bırakma
yı sipariş verdim, yolda gelecek. Yazarın bu eserini mi önce okumalıydım incelemenizi okuyunca tereddüt ettim. Hayatımızın dönüm noktasıdır dediğimiz dönemeçler, hep geçip gittikten sonra fark etmek isteyenler için fark ediliyor ya ben de sonradan fark edenlerden olduğum için ee bu da lazımmış varmış bir hikmeti deyip yeni bir dönemeç bekleyişine giriyorum. Emeğinize sağlık.
Gökçen okurunun profil resmi
Teşekkür ederim. Anladığım kadarıyla Ishiguro okurken asla pes etmemek gerekiyor. Sonunda farklı bir lezzet vererek kitap bitiyor. Hangi kitapla başlamak önemli olmasa gerek bu yüzden. Evet, dönemeçleri geçince farkına varıyoruz, aslında biraz yavaşlamak ve o an da önemli olduklarını görmek gerekiyor.
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.