Kitaptaki sırların bir anda son sayfalarda üst üste çıkmaya başlamasından sonra öyle bir dalmışım ki son satırları okuduğumun ve kitabın bittiğinin farkında bile değildim. Gizemli'nin bir kişi olmaması şaşırttı mı, hayır. Birinin Anabel olmuş olması şaşırttı mı, asla. Florence'ın ifşalandıktan sonra iyilik topuna dönerek Gizemli'nin temasını değiştirmesi şaşırttı mı, belki. Ama bir anda Mia'nın tüm bu rüya dünyasına hakim çıkması şaşırttı mı, kesinlikle. Mia'nın gerçekten Mia olmasından çok, Mia kılığına girmiş Anabel olmasına daha fazla inanmışım galiba, son sayfaya kadar bir şeyler bekledim. Tek söyleyebileceğim, Grayson olmasaydı Salak Liv ile Avanak Henry hala korkuyla ama merakla rüya koridorlarında dolanmaya devam ederdi. Kahramanımızsın Grayson baskılı tişört giymelerini beklerdim. Yoksa hâlâ Anabel ve tüylerden korkarak dolanacaklardı. Ha bir de, nedense tüyleri Liv'in ve Grayson'ın odasına getirenin Matt olduğunu, hatta onun da bu rüya dünyasına hakim olduğunu, her an bir yerden çıkacağını düşündüm. Özellikle Liv'e "Açık pencerelerden uzak dur." dediği için. Sağol yazar, güzel yanıltmaydı. Yazıyı amma uzattım, sanırım Liv'in boşboğazlığı bulaşıcıymış. Son olarak yazarın teşekkürler kısmını okurken "Ama geçen gün heyecan olsun diye bir bambu filizini gözüme soktum ve ambulansta giderken, teşekkürle ilgili konuyu tekrar düşünecek zamanım oldu." cümlesini okurken kesinlikle karakterini kendinden yola çıkarak yazdığına ikna oldum.

Silber - Rüya LabirentiKerstin Gier · Pegasus Yayınları · 2016951 okunma

·

25 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

buket