Gönderi

237 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
Açlık Üzerine
(spoi içerir) AÇLIK Yumruğunu yemedikçe kimsenin bırakıp gitmediği o garip şehirde, Kristiana’da… başlangıç böyle olunca İstanbul’a yeni gelen Anadolu insanı canlandı gözümde. Pek çok film ve dizide karşımıza çıkan o meşhur replik yankılandı aklımda. ‘’İstanbul seni yeneceğim.’’ Romanı ilk okuduğumda, İstanbul’da geçen bütün süre boyunca bin bir eziyet, yokluk ve alçalmanın her türlüsünü gördükten sonra bin bir pişmanlıklarla memleketine dönen garibi bulacağımı düşünmüştüm .Tekrar okuduğumda yine aynı hislerin oluşacağını düşünmemiştim. Belli ki ilk okuduğum dönemde insanların yaşamla olan kavgasını konu edinen yeşilçam klasikleri tekrar canlanacaktı. Benim için kitabın kahramanı bizim alışageldiğimiz klasikler içinde yer alıyordu. Satırlarda ilerlerken gözlerim sefaletine rağmen aşık oluşunu aradı. Zengin kız fakir oğlan kleşesine doğru yol almayacağını bile bile satırlarda bunu aradım. Andreas Tangen’ın kendi açlığına karşı para bulacak bir ihtimali keşfettiren yaşlı iğneciye minettar olmas,ı iyilerin bir gün kazanacağını düşündürdü. Aç iken onurlu duruşundan taviz vermiyor. Kimseden yardım istemiyor. Hatta o kadar ustaca yalanlar söylüyor ki kendisi de buna şaşırıyor. İlginçtir ki tok olduğunda bir kızın peşine takılacak, evine kadar takip edecek ve ona kendi dünyasında Ylajali diye hitap edecekti. Yaşamını çok zor devam ettirirken aşkına dair düşüncelerine pek yer veremezdi. Açlık unutturuyordu belki de. Böylece açlığın dahi merhaleleri olduğunu karekterimizin çektiği acılarla anlıyoruz. Tek lokmasız geçen günlerinin birinin de bundan daha iyi günlerim olmuştu diyecekti. Uzun süre çektiği açlıktan sonra bir şeyler yeme fırsatı bulduğunda midesinin kabullenemeyişi açlıktan daha üzücüydü galiba. Açlık bütün duygulara baskın gelmişti. Park ve mezarlıkları mesken edinişi bile dert değildi. Derin bir psikolojik dışa vurumu anlatan roman, Tangen’in elbet başarcak heyecanını diri tuttu. Yazdıklarına dair fikirlerin anlatılması ise ‘’evet işte bu!’’ dedirtiyor. Okuyucu da,Tangen ile birlikte inanıyor bir gün mutlaka başarılı olacağına. İnsanlar ondan bahsedecekler diyor. Finale kadar bu düşüncelerle gelince hüzünle bitiyor satırlar. Büyülenmiş gibi yazılan o satırların rüzgarda savrulması büyük hüzündü. Yine de bir umutla gittiği yerlerde başarmış olmalı dedirtti. Çünkü bir tutkuya sahip olan insanların yaşamak için her zaman nedenleri vardır.
Açlık
AçlıkKnut Hamsun · Can Yayınları · 198428,3bin okunma
·
20 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.