Gönderi

1062 syf.
10/10 puan verdi
·
6 günde okudu
Ölümün yakıştığı tek kitap: Anna Karenina
Lev Nikolayeviç Tolstoy, bu kitabı yazarken hizmetçisine; "Odama sakın girme, kapıda yemeği bırak git. Çok önemli bir şey olursa kapıyı çalarsın." demiş. Hizmetçi de korkuyor tabi Tolstoy'dan, hiç çalmamış kapısını. Bir gün sabah verdiği yemeği yememiş Tolstoy. Öğle verdiği yemeği, akşam verdiği yemeği de. Hizmetçi br şey oldu sanıp kapıyı çalmış. Ses gelmeyince kadın kapıyı açmaya cesaret edememiş, Tolstoy sakın içerdi girme dediği için. Kadın gidip Tolstoy'un akrabalarına haber vermiş; "Endişeleniyorum, galiba bir şey oldu. Siz bakabilir misiniz?" demiş. Ardından akrabaları telaşlı şekilde eve gidip kapıyı açmışlar. Görmüşler ki Tolstoy yerde baygın halde yatıyor. Saatlerce yememiş, içmemiş ve ağlıyor. Ne oldu diyorlar Tolstoy'a. Ve Tolstoy uyanıyor ve diyor ki: "Anna Karenina öldü.." Herkese merhabalar sevgili okurlar. İncelemeye Tolstoy'un kitabı yazarken ki bu anısını sizlerle paylaşarak başlamak istedim. Çünkü nasıl bir büyük bir yazarın, nasıl bir hissiyatla yazdığı bu kitap hakkında konuşacağımızın bilincinde olalım istedim. Neyse romantikliği bir kenara bırakalım. Malumunuz Tolstoy 19. Yüzyılın en önde gelen kalemlerinden. O'nu okurken sadece yasak ilişki yaşayan iki gencin hikayesini okumuş olmuyorsunuz; dönemin Rusya'sının sosyo-kültürel durumunu kavramış oluyor, muhteşem betimlemeleri ile Rusya şehirlerini sanki 40 kez ziyaret etmiş gibi oluyorsunuz. Asırlara kafa tutan çıkarımları zevkle okuyor, kitabın hiç bitmemesi için resmen dua edecek konuma geliyorsunuz. Kitabın konusuna gelecek olursak, aslında pek spoiler vermek istemiyorum lâkin size şunu söyleyebilirim: kadının Dünya'ya açıldığı en büyük roman, Anna Karenina'dır. Sadece kadının Dünya'ya açıldığı en büyük roman değil, Time Dergisi tarafından 2008 yılında gelmiş geçmiş en büyük roman olarak kabul edilmiştir. Yasak aşkın doruklarına kadar işlendiği bu eserde kahraman sayısı Tolstoy'un diğer kitaplarına göre çok az sayıda. Bundan dolayı okunması zor olmayan bir kitap. Peki kitabın ismi Anna Karenina olmasına rağmen neden kitap içerisinde Anna çok yer kaplamaz? Anna Karenina bir romandan ibaret değildir. Daha çok bir dönem ve devlet eleştirisidir. Kitaba verdiği bu isimle ise kitabı kamufle etti. Anna’ya çok yer verilmedi; istenilen bir aşk romanı ya da yasak aşk gibi konulara girip kitabın sadece o güne hitap etmesini istemedi. Bu sebeple Anna’yı mükemmel bir şekilde betimledi, okurun ağzına bal çaldı. Sonra ise asıl konulara işçi işveren, aristokrat ve normal sınıf gibi sosyolojik, psikolojik analizlere girip, kitabın roman dışında çok şey olduğunu izah etmeye çalıştı. Kişilik analizleri o kadar muazzam ki; psikoloji ilmi tam olarak peyda olmadan bu denli bir girişimle ve oluşturduğu karakter Anna ile toplum yapısını ve yapının oluşturduğu en uç kişileri, bu kişilerin düşünce yansımasını akıl yordamıyla kâğıda düşürmesi gerçekten takdir edilecek bir husus. Rus Edebiyatı'nın en büyük yazarı olması bence bu doğaüstü kişilik/karakter analizleriyle meydana gelmiştir. Halid Ziya Uşaklıgil'in Bihter'i, Gustave Flaubert'in Madam Bovary'ası var ise Tolstoy'un da Anna'sı var diyebilir miyiz? Elbette diyebiliriz. Hatta bir çok benzerlik bulmamız ise muhtemeldir. Size bir tavsiyede bulunmak istiyorum. Kitabı okumadan kesinlikle filmi izlemeyin. Elbette Keira Knightley ve Aaron Taylor'ın başrollerini paylaştığı film çok güzel lâkin filmde olay örgüsü daha çok Anna üzerine kurulmuştur. Kitapta ise durum böyle değildir. Kitabı okuyup kavrayıp daha sonra filmi seyretmek daha iyi olacağı kanısındayım. 2. Kez okumama rağmen sanki ilk defa okuyormuş gibi heyecanlandığım bu güzel kitap kadar güzel bir akşam dilerim. Kalın sağlıcakla.
Anna Karenina
Anna KareninaLev Tolstoy · Türkiye İş Bankası Yayınları · 201939,8bin okunma
··
398 görüntüleme
KendineYabancı okurunun profil resmi
Anna' ya kadar daha çok yolum olduğunu düşünüyorum ama inceleme mükemmel olmuş. Kaleminize sağlık. Hikayesi ile başlamanız çok iyi olmuş 🌿
Kadir Tribbiani okurunun profil resmi
Teşekkür ederim, sağ olun. Bence öyle düşünmeyin. Sayfa sayısı korkutmasın sizi. Başlayın bir an önce. ☺
3 sonraki yanıtı göster
Bu yorum görüntülenemiyor
kovulan adam okurunun profil resmi
Güzel inceleme. Eline sağlık.
Kadir Tribbiani okurunun profil resmi
Teşekür ederim üstat.
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.