Gönderi

384 syf.
·
Puan vermedi
·
5 günde okudu
Bir süredir psikolojiye sardığım için hayli keyifle okuduğum bir kitap oldu. İş yoğunluğu yüzünden uzun sürse de severek ve zorla ayrılarak okudum. Gülseren hanımın diğer kitaplarından farklı bir tarz ile yazılmış. Diğer kitaplarında yazar hep kendi açısından anlatırken burada kahramanlarının açısından da anlatımına yer vermiş. Bu tarz daha çok hoşuma gitti. Anlatılanların gerçekten yaşanmış olması kurguyu daha etkili ve merak edilir kılmış. Sayın doktorun kullandığı dildeki basitlik, terimlerden uzaklık vs anlaşılırlığı hayli artırmış. Kenan-Handan-Fadime üçlüsünün başından geçen olayları okurken devrimden önce ve sonra diye ikiye ayırmak lazım. Devrimden öncesi için kime daha fazla kızacağımı şaşırırken buldum kendimi. Ancak anne- babaların çocuklar üzerindeki etkisi bundan daha iyi anlatılamaz. Kendi adıma bazı sorgulamalarda bulunurken bu satırlarda gördüğüm bu kadar açık etkiler, bana "iyi ki bu kararı almışım" dedirtti. Devrim esnasında Kenan bey kadar gıcık, gerçeklikten bu kadar uzak biri olabilir mi acaba diye sorgulamaktan kaçamadım. Devrim sonrası... Asıl dersler işte orada. Handan, Fadi, Kenan... Devrimi yaşayınca gerçek kişiliklerini bulabildiler nihayet. Özellikle Kenan bey "çıkmadık candan umut kesilmez" atasözümüzü nasıl da doğrulattı... O huzurevi gerçeği de apayrı bir olay... İçime en çok dokunan yerleri de huzur evinde yaşandı. Vedat olmasa bu devrim olur muydu acaba Çocuklar gerçekten çok kıymetliler. Sevgi dolu yürekleri ile herkesi her şeyi iyileştirebiliyorlar. Çocukların yönettiği bir dünyada yaşayabilmeyi ne çok isterdim... Spoi vermeden burada nokta koyup kitabı da tavsiye edebilirim.
Kral Kaybederse
Kral KaybederseGülseren Budayıcıoğlu · Remzi Kitabevi · 201517bin okunma
·
28 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.