Biz, salıncakta gökyüzüne çıktığımız o günleri özledik
Bir hayal vardı, üzerimize dikilen
Hep onu giymeyi istedik
Oysa bizim dünyamız, zaten bir hayaldi
Üzerimize bir hayal daha yüklenince,
Çırılçıplak kaldık öylece...
Güçlü olmak; zeki, zengin ve kendin olmaktan geçerdi
İyi ama biz; aptal, fakir ve "başkası"ydık...
Her seferinde başkalarının cümlelerinde kaybolduk
Kendi hayallerimiz yerine başkalarının hayallerine girmeyi denedik
Ve her defasında boğulduk...
Oysa güçlü olmak, hayal kurmaktan geçermiş
En güçlü insan, en büyük hayali kuran insanmış oysa
Çok geç anlamışız bunu
Meğer biz hep "çok geç"mişiz
Biz, en küçük hayali kurduğumuzda bile
Gerçeklik uçurumundan itmişler bizi
Büyük, kocaman cüceler...
Oysa biz, salıncakla bile gökyüzüne uçardık
Bıraksalardı, bunun gerçek bir yolunu bulamaz mıydık?
Hayır, biz o kadar büyük olamazdık...
Üzerimize dikilen hayali giymek zorundaydık...
Yıllar geçti, ve biz...
Ve biz yamalı hayallerle dolaştık
Keyifsiz mutluluklar yaşadık
Aşkı bulsak bile
Zengin olsak bile
Kıskanılan hayallerle olsak bile
Keyifsiz mutluluklar...