Gönderi

182 syf.
8/10 puan verdi
·
Read in 4 days
Ah Zeze vah Zeze diye klasik Şeker Portakalı incelemesi giriş cümlesi eşliğinde incelememe başlamam gerekirse eğer, kitap çocuklardan ziyade Küçük Prens'in de dediği gibi bir garip bir tuhaf olan büyüklere daha çok hitap eden bir roman. Zeze belki birçok konuda azarlanmayı belki de küçüklüğümüzden beri gördüğümüz şekilde dayağı hak etmiş dediğimiz konularda bile aslında tam olarak haklı ve derdini anlatamayan çünkü dinlenmeyen kişi diyebiliriz. Zeze'nin ağzından pis, kötü, kaka bir söz mü çıktı, ablasına oros** mu dedi ve 5 yaşındaki bir çocuk bu sözü söylediğinde garip olan biz büyükler çoğunluk olarak maalesef iki farklı yönden tepki veriririz. Ya "benim erkek oğlum küfür ediyor" diye böbürleniriz ya da "ablana bu sözü nasıl söylersin" diye sinirlenip Zeze gibi olanları döveriz; ama maalesef bu dediğim çoğunluk 3. bir yönü hiç düşünmez, Zeze ve benzerindekiler bu sözü nereden, nasıl öğrendi de bu sözü neden söyleme gereği duydu diye düşünmezler. #10196742 Vasconcelos işte tam da bu dediğim konuda adeta biz büyüklere ders veriyor. Zeze'ye yaptığı yaramazlıklardan dolayı, söylediği kötü sözlerden dolayı kızmamızı isterken birkaç sayfa sonra Zeze'nin neden bu şekilde hareketler ettiğini, neden kötü bir anlamı olduğunu BİLDİĞİ sözleri söyleme ihtiyacı hissettiğini de bizlere tabir-i caizse kafamıza vurarak gösteriyor. #10553660 Dediğim gibi kitap baştan sona büyüklere ders niteliğinde, diğer arkadaşların dediği gibi çok duygusal, Kürk Mantolu Madonna'ya son günlerde denildiği gibi ağlamaklı bir kitap değil ama her ne kadar içinde duygusallık öğeleri fazlası ile olsa da bana göre esasen baştan sona ders verici bir kitap. Bir çocuk ile karşılıklı konuşurken onun küçük olduğunu, onun çocuk olduğunu ve hatta onun yaramaz vs. olduğunu ona hissettirmemeliyiz. Bir çocuk ile karşılıklı konuşurken boy farkı ile beraber de onun küçük olduğunu hissettirmek maalesef çocuğun davranışlarında olumsuz etki ediyor maalesef istemediğimiz davranışlar sergilemesine neden olabiliyor, bir çocuk ile konuşurken aynı Portuga gibi onun büyük biri olarak görün ve karşılıklı konuşurken küçük olduğunu hissettirmemek için kesinlikle karşısında diz çökün ve boylarınızı eşir duruma getirip eşit şartlarda olduğunuzu ona belirtin ve ama bu eşitlik ile saygı çerçevesinin de sınırını aşmadan ince çizgiyi korumak, koruyabilmek yine de Zeze gibiler için çok önemli. Bunlar için de bana göre Şeker Portakalı ve Küçük Prens gibi kitaplar biz büyüklere gerçek manada ders niteliğindedir. Çünkü unutmayalım çocuklar etraflarında dönen her bir olayın farkındadırlar ve adeta bir kayıt cihazı gibi o etraflarında dönen her bir olayı kayıt edip ve bir papağan gibi de tekrarlar çünkü bunlardan fazlası ile etkilenirler. Çocuklara yaklaşırken onların da kendi dünyaları olduğu unutmamalıyız hatta daha doğrusu farkına varabilmeliyiz. Kitap küçüklerden ziyade daha çok büyüklere hitap ediyor dedim ama bu sözümden kitabı büyüyünce değil, bu ve benzer kitapları iş işten geçtikten sonra okumak yerine kesinlikle kendimizi bildiğimiz yaşta okumalıyız, belki kendinizi bildiğiniz yaşlarda bu ve benzer kitapların farkında olamayabilirsiniz ama başınızdaki garip olan büyüklere işte tam da o zaman fazlası ile iş düşmekte ve size bu tarz kitaplara yönlendirmeleri gerekmekte.
Şeker Portakalı
Şeker PortakalıJosé Mauro de Vasconcelos · Can Yayınları · 2022231.6k okunma
·
28 views
Serdar eren okurunun profil resmi
Zeze neden kendini kötü çocuk olarak görüyor?
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.