Gönderi

112 syf.
8/10 puan verdi
·
Read in 49 days
Bırakalım Böyle Kalsın
Nihan Kaya kalemini ve fikirlerini takip etmekten keyif aldığım biri. Standartların aksine düşündüklerini savunmaktan çekinmeyen bir o kadar da nazik sitemlerle derdini aktaran bir kalem. Ürettiği her metinde sizi kendinizi sorgulamaya çeken bir tını var. Yargılamak değil ama bahsettiğim. “Ben olsam ne yapardım?” benzeri bir soru hali. Bir çocuğa nasıl yaklaşıyorum, ona zarar veriyor muyum, ona bir birey gözüyle bakıyor muyum soruları Nihan Kaya’yla hayatıma girdi. Boğaziçi Üniversitesi İngiliz Dili ve Edebiyatı mezunu yazarımız psikanaliz üzerine yüksek lisansını tamamlamış bir kalem. Doktora tezini Yazma Cesareti: Acının Yaratıcılığa Dönüşümü adıyla kitaplaştıran yazarın bu derlemesini okurken de epey mutlu olmuştum. Ama Sizden Değilim kendisine ait okuduğum ilk öykü kitabı. Öncelikle Eksik Parça Yayınları’nın titizlikle hazırladığı bu eser için editörümüz Demet Çaltepe’ye teşekkürü borç bilirim. Bu arada kapak tasarımı da sıcak tonlarla sürüklüyor bizi yalnız ağacın gölgesine. Bütüne vardığınızda bir roman olarak da görebilirsiniz bu kitabı. Birbirini takip eden akışlarıyla muzip bir tarafı birleştiğinde ortaya güzel bir kurgu çıkıyor. Ama Sizden Değilim üzerine söyleşilerden kesitler sunulması kitaba yeni bir katman ekliyor. Yazarın sıkı bir takipçisiyseniz ya da sadece merak ettiyseniz bulabileceğiniz metinler bunlar. Fakat öykülerin peşine eklenmesi aslında yazarın yazarken nasıl bir yol izlediği, neyi amaçladığı ve nasıl bir ruh haliyle yazdığı gibi bilgileri de size sunarak öykülere bakışınızı değiştiriyor. Bu tarz son notlar yazmaktan keyif aldığım için beni ekstra mutlu ediyor. Kitapta on dört farklı öykü var. Öykü kitaplarını incelemek ya da yorumlamak standart bir romana göre epey zorlayıcı. Her okur kendine ait bir pencere üzerinden gözlüyor dünyayı. Bahsi geçen dünyaya okuduklarımızda dahil oluyor elbet. Bu sebeple birkaç tanesi üzerinden ilerlemek yerine kendi hissettiklerime ve düşündüklerime yönelmek daha sağlıklı geliyor bana. Nihan Kaya’nın kaleminde hüzünlü bir tını vardır. Şimdiye kadar okuduğum kitaplarda gerçekliğin cızırtısını bastıran bu hüznü tanıdım. Bu kitapta bambaşka bir tarafıyla tanıştığım için mutluyum. Her karakterin iç dünyası sadece ona has, her biri özgün. Bu çok öykülü ve karakterli bir kitap için başarması güç bir durum aslında. Letafet Hanım ve Münasip Bey arasında süregelen soğuk savaşı sevmemek mümkün değil. Ama bu yaşananların arka planında bizlere verilen detayları da gördüğümde ekstra keyif aldım. Eşini özleyen Münasip Bey’in enginardan kereviz yapmaya çalışması veyahut Letafet Hanım’ın erkek bir kediye Pakize adını koyması gibi görmek istediğimiz dünyayı yaşamanın ısrarı beni şaşırttı. Karakterlerin eylemleri etrafındaki insanları çileden çıkaracak bir muziplikteydi. Kimseden yana olmayışları da bu zaten. Anılarımızda yaşayanlar ya da bugüne temas edenler bizlere özgü bir tat aratmıyor mu yaşarken? Yaşlı insanların perspektifinden sunulan yaşam mücadelesinin zıttı çocuklar üzerinden de aktarılmaktaydı. En çok da onlar canımı yaktı. Eray’ın öyküsünde yetişkinlerin maşası olarak kullanılan çocukların aslında nasıl bir zorbalığa maruz kaldığını görüyoruz. Ki orada da isim tercihinde bir dilemma mevcut. Köpeğin adı sahibine göre Kont lakin ev ahalisine kalırsa Pasaklı. Veyahut kardeşler arasında yapılan ayrımcılığın çocuğa etkilerinin işlenişi de hüzünlü bir tarafa sahipti. İhtiyacın olanı verdiğini düşünen bir ebeveynin ne kadar da yanılma payına sahip olduğunu gözler önüne seren bir tutumu vardı öykünün. Son olarak Duvar öyküsü ve onun arkasında birçok aymazlığı barındıran okul ismini bırakacağım çocuklara dair. Yine yetişkinlere has zorlamaların sonucu duvarların arasında sıkışmış hisseden bir çocuğun mutlu bir çocuk olacağı hayaline kapılmak da ancak bizler için mümkündür. İhtiyaçlarımız, kırgınlıklarımız, umutlarımız, direttiğimiz doğrularımız bizleri yabancı kılıyor bir yandan da muallakta bırakan bir kesişime sahibiz etrafımızdakilerle. İşte bu yüzden Ama Sizden Değilim diyoruz. Biliyoruz ki benzerliklerimiz var lakin yine de farklıyız yaşar ve yaşatırken. Yasımızı tutarken, arayışlarımız sürerken, dünyayı tanımaya çalışırken aynı çileyi tadıyoruz çoğu zaman. Yaşam seçeneklerle dolu bir ilerleme hali. Kimseden olmak zorunda değiliz. Bize has bir lezzeti var acısında, mutluluğunda, yalnızlığında. Bırakalım böyle kalsın, petunyalar yetiştirelim çiçekleri sevmezken.
Ama Sizden Değilim
Ama Sizden DeğilimNihan Kaya · Eksik Parça Yayınları · 2020413 okunma
·
85 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.