Değerlendirmemiz “Uzun zamandır okuduğum en akıcı ve etkileyici tarihi romandı” itirafıyla başlamak zorunda. Aksi halde esere büyük haksızlık yapacağımızı düşünüyoruz.
...
Normal bir tarihçi; tarihi, hakim bir gözle okur. Kralların kararlarını siyasi dengelerle, hükümet politikalarını istikrarla, savaş kararlarını devletin bekasıyla birlikte düşünür. Bu düşünce biçimi hakim bir düşüncedir ve bütün amacı tarihçinin kabullerine ve hegemonyaya menfaat sağlamaktır.
Oysa biz, tarih okuyuculuğunda usulün halkın nazarı olması gerektiğini düşünüyoruz.
Söz gelimi -yakın tarih olarak- 70 ile 80’li yıllar okunacaksa; bu okuma devletin (hakim bakış) gözlerinden değil, halkın refahı ve istikbalinin ardından yani halkın gözünden okunması gerekir.
Nihayetinde asıl olan devlet yahut hükümet değil, halktır. Devlet halkın menfaati için ve halk ile vardır. Dolayısıyla tarihçi, tarihi okumak için illa bir göz arıyorsa bu halkın gözü olmalıdır.
İşte bu eser de tam olarak okuyucuya bu imkanı tanıyor.
:
Dönemin tarihi ve siyasi olaylarını halk nazarından ve halka yansımaları üzerinden tahlil ve tasavvur ediyor. Üstelik bunu öyle güçlü bir dil ile yapıyor ki adeta kitap okuduğunuzu dahi unutuyorsunuz.
...
Eser, Sultan Abdülaziz döneminden ikinci Balkan savaşına kadar olan süreyi kapsıyor. Okuyucu bu dönemi -klasik tarih okuyuşunun aksine- sarayda değil halkın içinde yaşıyor. Onlarla beraber ümitleniyor, onlarla birlikte üzülüyor ve onlarla birlikte umutlarını yitiriyor.
Menfaatperestlere, jurnalcilere, riyakarlara, yandaşlara vs. halk ile birlikte lanet ediyor. Yani eser okuyucuyu, bu dönemdeki varlığıyla ve konumuyla geçmişe taşıyor.
...
Eserde;
Sultan Abdülaziz’i, Plevne Kahramanı Gazi Osman Paşa’yı, Sultan Abdülhamit Han’ı, Edirne Fatihi Enver’i, İttihtçıları, Hürriyetçileri, Şeriatçıları dahası Osmanlıcılığı, Ademi Merkeziyetçiliği, İslamcılığı vs. bulacaksınız. Ama dedik ya bu sefer onları geçmişteki benliğiniz ile izleyeceksiniz.
...
Eser, Bekir Büyükarkın’ın okuduğumuz ilk eseri lakin kendisine okuyucu olduktan sonra Üstat’ın diğer eserlerini de sipariş ettik. Bu, bir defa Bekir Büyükarkın’a okuyucu olmuş okuyucuların ortak kaderi. :)
Bütün kitap severlere eseri, şiddetle tavsiye ediyoruz.