Cehennem Yakıtı İnsan ve Taş Olan Azap Yeri
Cehennem, Allah Resûlü"nün getirmiş olduğu hidayeti inkâr edenler (6) ve onun gösterdiği dosdoğru yoldan sapan fâsık kimselerin (7) âhiretteki mekânıdır. Bu azgın kimseler,(8) kendilerine gelen apaçık âyetleri dinlemeye bile tahammül edemeyerek (9) küfürde ısrarcı olmaları ve Allah"ın âyetlerini boşa çıkarmaya çalışmalarına karşılık (10) böylesine kötü bir yerde kalmayı hak etmişlerdir.(11) “Çürümüş hâldeki kemiklere kim hayat verecek!” (12) diyerek kıyamet gününü yalanlamışlar ve alay edercesine, tehdit edildikleri azabın bir an önce gelmesini istemişlerdir.(13) Fakat bu umursamaz ve inkârcı tavırlarının sonucunda, “Tadın azabınızı! İşte bu, sizin acele gelmesini istediğiniz şeydir!” (14) sözünün muhatabı olarak yalanladıkları cehennem hayatına tüm gerçekliğiyle şahit olurlar.
Cehennemi uzaktan gördüklerinde onun korkunç kaynamasını ve uğultusunu duyarlar.(15) Dünyada yaptıklarını hatırlayarak bu azabın içine gireceklerini anlarlar ve kaçacak yer bulamazlar.(16) İşte o zaman kendileri için yedi kapı vardır.(17) Cezalarını çekmek üzere cehenneme bölük bölük sevk edilen inkârcılar kapılara vardıklarında, cehennemi bekleyen melekler onlara, “Size içinizden, Rabbinizin âyetlerini okuyan ve bugününüze kavuşacağınıza dair sizi uyaran peygamberler gelmedi mi?” diye sorar. “Evet.” yanıtını alınca da (18) Allah tarafından kendilerine verilen her görevi yerine getiren bu sert tabiatlı melekler,(19) “Onu yakalayıp bağlayın. Sonra onu cehenneme atın. Sonra uzunluğu yetmiş arşın olan zincire vurun onu. Çünkü o, azamet sahibi Allah"a iman etmiyordu.” (20) emriyle cehennemlikleri içeri alırlar.
Cehennem, üst üste katlar şeklinde birçok bölümden oluşmuş,(21) oldukça derin, dipsiz bir çukur,(22) etrafı kalın duvarlarla çevrili (23) bir zindandır. (24) Uzaktan bakıldığında kaynaması ve uğuldaması duyulan,(25) yana yana renk değiştirmiş, sonunda siyah ve karanlık bir hâl almış,(26) doymaz bir ateş (27) kaplamıştır her yanını. Bu öylesine doymaz bir ateştir ki ceza görecek kimseler içine atıldığı zaman, “Doydun mu?” diye sorulur da o, “Daha yok mu!” diye cevap verir. (28) Bu muazzam ateşin yakıtı insanlar ve taşlardır.(29) Kızıl develeri andıran, saray büyüklüğünde kıvılcımlar saçan bu ateş,(30) son derece kızgın ve yakıcıdır.(31) Öyle ki Hz. Peygamber cehennem ateşinin bu kavurucu sıcaklığının dünyadakinden kat kat daha fazla olacağını bildirmiştir.(32)
6 Fâtır, 35/36.
7 Secde, 32/20.
8 Sâd, 38/55.
9 Kehf, 18/100-101.
10 Sebe’, 34/5.
11 Furkân, 25/11.
12 Yâsîn, 36/78.
13 Ankebût, 29/53.
14 Zâriyât, 51/14.
15 Furkân, 25/12.
16 Kehf, 18/53.
17 T3123 Tirmizî, Tefsîru’l-Kur’ân, 15;. Hicr, 15/44.
18 Zümer, 39/71-72.
19 Tahrîm, 66/6.
20 Hâkka, 69/30-33.
21 Nisâ, 4/145.
22 M7167 Müslim, Cennet, 31.
23 T2584 Tirmizî, Sıfatü cehennem, 4.
24 İsrâ, 17/8.
25 Furkân, 25/12.
26 T2591 Tirmizî, Sıfatü cehennem, 8.
27 Kâf, 50/30.
28 Kâf, 50/30.
29 Bakara, 2/24; Tahrîm, 66/6.
30 Mürselât, 77/32-33.
31 Kâria, 101/11.
32 M7165 Müslim, Cennet, 30.
Sayfa 654Kitabı okudu
·
15 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.