Dikkatimi çeken şey muhtıraların hiç birinde bir padişahın olmaması, sanki bir danışman raporu gibi. Yani hep yapılmalı, edilmeli. Osmanlı gerçekten bitmiş, devlet diye bir şey kalmamış; muhtıralarda ki üslup bunu net bir şekilde ortaya koyuyor. Atatürk'ün doğru olanı yaptığını bir kez daha görmüş oldum.