Piyon kitabını ilk elime aldığımda tüm distopyalar gibi bozuk bir düzen olacağını bu bozuk düzenin karşısında cesur karakterli bir kadın karakter ona yardımcı olan erkek bir yan karakter olacak ve bunlar düzeni kurtaracak sandım. Yani önyargıyla başladım fakat üçüncü kitap bitince birçok kez olduğu gibi yanıldığımı anladım. Piyon: Herkesin belli bir sınıfa ayrılıp o sınıfın damgasını taşıdığı bir düzen vardır. Bu sınıfı insanlar girdiği bir sınavla belirlemektedir. Sınavda iyi performans göstermeyenlerse Başkayer adlı bir yere gönderilir. Böyle bir düzen içinde yaşayan Kitty Doe sınavda yüksek performans gösteremez ve III numara olarak damgalanır. Ve ona karar verebilmesi için iki seçenek vermişlerdir; rol kanalizasyonları temizlemek ya da yüksek rütbeliler adına çalışan bir genelevinde çalışmak. Kitty Doe elinde olmayan nedenlerden dolayı ikinci seçeneği seçmek zorunda kalır ama bu seçenekten sonra hayatı tepetaklak olur. Vezir: Hayatı değişen Kitty Doe kendini bir isyanın ortasında bulur. Seçtiği taraf ağır kayıplar yaşarken Kitty'nin de katılmasıyla güçleri artar. Şah: Herkesin piyon olduğu bir oyunda şah olmak zordur. Bu cümleyle başlayan serinin son kitabı olan Şah değişik bir sonla insanı şaşkınlığa uğratıyor. Kitaptan bağımsız olarak bir şey söylemek istiyorum. Şöyleki ben bu kitaba başladığımda birkaç kişi böyle değersiz kitap okuyup boşa zaman harcadığımı belirtti. Ancak şunu belirtmek istiyorum, ben oturup sürekli film veya dizi izlemek yerine dizi, film tadında kitap okumayı daha çok seviyorum. Ve bana bu daha yararlı geliyor. Film veya dizi izlemiyor muyum? İzliyorum tabiki ama böyle kitaplar okumayı daha çok seviyorum. Edebiyatla kalın. Kitapla kalın.

ŞahAimee Carter · Ephesus Yayınları · 20172,334 okunma

··

18 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.