Bir Kasım akşamı duydum seni
Ankara'nın sokaklarındaydım
Hava soğuktu, içim daha soğuk
İki ayrı hayat sürüyordum evrende
Biri siyahtı diğeri daha siyah
Bütün hayatlar cehennemdi bana
Senden önce..
İsmini duydum ilk
Duyar duymaz bir sıcaklık
Beni kapladı bi sonra Ankara'yı
İsmin öyle güzeldi ki
Gördüğüm her güzel şeye
Senin adını verdim birer birer.
En güzel çiçek senin adın oldu
En güzel şarkı senin adın oldu
En güzel her şey senin adın oldu
Aylarca gelmeni bekledim
Sıcak bir Temmuz sabahı
Geldin dayandın kalbimin kapısına
Zile bile çalmadan
Kırdın geçtin, girip taht kurdun
Kalbimin en orta noktasına
Kalbimin dört odacığı vardı
Teker teker fethettin
Kalbimde bir birlik sağladın
Senden evvel paramparça olan kalbimi
Tek bir gecede bir bütün haline getirdin
Günler geçti
Aylar geçti
Çiçekler açtı
Çiçekler soldu
Kar yağdı
Güneş ensemi yaktı
Zaman akarken ben seni seyrettim
O güzel sarı saçların
Bir fidanmışcasına uzadı da uzadı
Güzelleştin koşup giden zamanla
Ben tuttum seni elinden
Sarıldın boynuma
Beni benden aldın
Geriye pek bir şey bırakmadın
İki hayatım vardı benim
Biri siyah diğeri daha da siyah
Boyama başladın hayatımı
Saçlarının rengini olan sarıya
Gözlerinin rengi olan maviye
Teninin rengi olan beyaza
Yanaklarının rengi olan kırmızıya
Dudaklarının rengi olan pembeye
İki hayatım vardı benim
Rengarenk tek bir hayatım oldu sayende
Güçlendim ben seninle
Anlamsız boşluk doldu içimde
Eksik parça senmişsin meğersem
Değersiz hayatım anlam buldu sayende
Açmaya korktuğum pencereleri
Bir bir açtım önce
Bir Güneş gibi doğdun günlerime
Gülümsemeyi öğrendim ben sayende.
Meydan okudum tüm dünyaya
Haykırdım sana olan sevgimi
Dünyanın en güzel kızı ellerimi tutarken
Yenemez sandım beni kaderin cilvesi
Ama unutmuştum çok gülenin çok ağladığını
Her aydınlığın ardından gelen karanlığı
İnsanların ne kadar kıskanç olduğunu
Ve kaderin herkesi üzmek için oyunlar yazdığını
Kader yine yaptı yapacağını
Seninle geçirdiğim iki senenin ardından
Çıkardı gizlediği silahını
Dayadı alnıma
Hayır, beni öldürmedi o silahla
Öldürseydi her şey daha kolay olurdu
Öldürmedi
Beni sensiz kıldı
Kader seni aldı
Aldı çok uzaklara götürdü
Benden uzaklara
Beni sensiz kıldı
Seni bensiz
Artık her şey anlamsız
Zihnimde tek bir şey dönüyor:
Sen yoksun
Sen yoksun
Sen yoksun
Sen yoksun ve hiçbir şeyin anlamı yok
Sen yoksun ve gökkuşağının renkleri yok
Sen yoksun ve çiçeklerin kokusu yok
Sen yoksun ve kuşların cıvıltısı yok
Sen yoksun ve iç ısıtan Güneş yok.
Sen yoksun ve ben artık yokum.
Bazenleri
Başka kadınların yataklarında
Başka kadınların kollarında
Gözümü açıyorum sırf saçları sarı diye
Bir anlık uyku sersemliği ile
Sen sanıyorum onları
Seviniyorum
Sonra bilincim yerine geliyor
Fark ediyorum
Sen değilsin
Sen yoksun
Sen yoksun
Sen yoksun
Koynumda mor fare dolanıyor
İçimi sensizlik kaplıyor
Gözümü kapatıyorum
Gözlerin gözlerimin önünde
Burnun kokumda
Mor fare seni unutmam için
Bana yalvarıyor
Yapamıyorum
Ben seni unutmak istiyorum
Sen yoksun ama varmışsın gibi
Ben sana sarılmak istiyorum
Rüyama geliyorsun her gece
Sarılıyorum sana
Öpüyorum seni
Hiç ayrılmayız sanıyorum
Alışıyorum artık
Seni yalnızca düşlerde yaşamaya
Ama dayanamıyorum artık
Gidiyorum buralardan
Gidiyorum başka diyarlara
Senin adının olmadığı yerlere
Senin adım atmadığın bir yere
Ben artık senden gidiyorum
Sensizken bu şehrin bir anlamı yok
Ben artık bu şehirden gidiyorum
Çünkü sen yoksun
Sen yoksun
Sen yoksun
Sen olmadığını için
Artık ben de yokum.