Binbir gece masallarını okudunuz mu? Birçok yazarı etkileyen, birçok eserde yansımalarını gördüğümüz bu masallar, Alexandre Dumas’ın eserinde de sıkça geçiyor ve bir diyalog esnasında “Binbir Gece Masallarını okudunuz mu?” diye bir soru yöneltiyor. Bunca zaman okumayı ertelediğim bu külliyatı sanırım Dumas’ın bu sorusuyla okumaya başlamış bulunmaktayım. Daha doğrusu başlamam için bir vesile oldu diyelim. Monte Cristo Kontu beni etkileyen nadir eserlerden diyebilirim ve bu masalları okudukça yazarın bu masallardan nasıl etkilendiğini daha iyi anlayabildim. Dilinden hiç düşürmediği binbir gece masalları ve kendine Sinbad lakabı takıp mektuplar yazması... Kitabı okuyanlar kurgusundan da az çok bilir, bu dev roman buram buram binbir gece masalları kokuyor. Fakat daha sağlam bir kurgu ve daha modern bir tarzda. Neyse daha fazla uzatmayayım yoksa inceleme Monte Cristo Kontu incelemesine dönecek :) Gelelim masallarımıza... Özellikle bu ciltte yer alan Hamal Sinbad ile Denizci Sinbad’ın öyküsüyle kah bir kuşun pençesinde gökyüzüne yükseleceksiniz, kah yeraltında canlı canlı gömülen Sinbad’a yarenlik edeceksiniz. İnsanların hırslarını, ikiyüzlülüklerini ve kendi çıkarları pahasına neleri göze alabileceklerini masal tadında okumak gerçekten keyif vericiydi (her ne kadar yer yer rahatsız eden bölümler bulunsa da). İlk iki ciltte kadın kılığına giren erkekler göze çarparken bu ciltte daha çok kadınların erkek kılığına girmesi ve hatta Şah olup ülke yönetmeleri söz konusu. Ama şunu da itiraf etmem gerekir ki masallar sizi ne kadar içerisine alırsa alsın, sizi ne kadar farklı alemlerde yolculuğa çıkarırsa çıkarsın, belirli bir müddet sonra yorulduğunuzu hissediyorsunuz. Bunun için en güzeli ara vererek okumak sanırım. Yer yer sıkılmış olsam da elimden bir türlü bırakamadığım eserler arasında yerini aldı. Keyifli okumalar.

Binbir Gece Masalları Cilt 2/1Anonim · Yapı Kredi Yayınları · 2021169 okunma

·

123 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

Nagihan Hanbarcı