« Kreutzer Sonat » olarak da bilinen, Ludwig Van Beethoven’ın keman ve piyano için yazdığı 9 numaralı sonat, bir çok sanatçının eserlerine, esin kaynağı olmuştur. Sonat, büyük yazar Tolstoy’uda etkilemeyi başarır. Tolstoy’ 1889 yılında yazdığı bu uzun hikayeye aynı ismi vererek yayım hayatına sunar. Beethoven’in bu güçlü eserinin hikayemizde nasıl bir etki yarattığına gelince, kahramanımız Pozdinev’in karısı evliliklerinde yaşadığı sorunlardan dolayı bunalımdadır. Karısı müzikle ilgilidir. Zaman zaman piyano çalar. Belki bunalımına yardımcı olur düşüncesi ile önceden tanıdığı keman sanatcısı ile karısını tanıştırır. Karısı ile keman sanatcısı , Beethoven’in ünlü ( Op47 La majör) sonatını konuklara çalmaya karar verirler. Her şey birlikte çaldıkları bu müzikli gecede gün yüzüne çıkar. Pozdnişev’in kendiside iyi bir müzik dinleyicisidir. Sonat, insanlar üzerinde olağanüstü duygular yaratan güçlü bir eserdir. Pozdnişev sonatta bir tahrik olduğunu, bu yüzden insanlar üzerinde şaşırtıcı bir etki yarattığını düşünür. Tıpkı kendi üzerine oluşturduğu müthiş etki gibi. Sonatın etkisiyle karısı ve keman sanatcının birbirlerine yakınlaştıklarını düşünür. Bu müzik ona her şeyi olduğu gibi görmesine neden olur. Sonat bitince bir iki eser daha seslendiriler Pozdnişev bu çaldıkları yeni parçaların da güzel olduğunu, fakat sonatın insanlar üzerinde bıraktığı etkinin yüzde biri kadar bile etkili olmadığını düşünür. Karısıda tıpkı kendisi gibi yepyeni duygular içerisindedir. Fakat karısının duyguları genç kemancıya karşıdır. Pozdnişev iki gün sonra iş gezisine çıkar. Müzisyenle karısının artık görüşmeyeceklerini düşünür. Çıktığı iş gezisinde huzurlu değildir. Karısı ve genç kemancının birlikte olabileceği kuşkusuyla aniden geri evine döner… Öykü bir tren yolculuğu ile başlar. Birkaç yolcu, kadın ve erkek ilişkileri , evlilik ve aşk, hakkında birbirleri ile sohbet ederler. Yolculardan bir kadın , sevgi olmadan evlilik olmayacağını söyler. Yaşlı bir tüccar ise evlilikte kadınları yanlış yaparlarsa , erkeğin yola getirmesi gerektiğini, kadına yüz verilmemesi gerektiği düşüncesindedir. Tartışmayı uzaktan dinleyen Pozdnişev isimli erkek yolcuda sohbete katılır. Evlilikte eşlerin eninde sonunda birbirlerini aldatacağı kesindir der. Yanında oturan yolcuya evliliğinde neler yaşadığını anlatmak istediğini söyleyerek hikayesini anlatmaya başlar… Öyküde, Rus toplumunda kadın erkek ilişkileri ve evlilik hakkında geçerli olan düşünceler anlatılır. Bir yandan eski geleneklerin yok olduğu, kadının artık erkeğe eskisi gibi hizmet etmediği eleştirilirken aynı zaman kadın ve erkeğin eşit olması gerektiği savunulur. Çocukların evlilikte ayak bağı olduğu savunulurken, bir taraftanda gebeliği önleme yöntemleri eleştirilir. Evliliği esir hayatı olarak görüp, Kadının evlilik süresince mutlaka erkeği altadacağı sevgi yada aşkın hiçbir evlilikte uzun süreli kalmayacağı savunulur. Pozdnişev, mutlu bir evliliğin mümkün olmadığını çünkü hem erkek hem kadın herkesin birbirini aldattığını düşünmektedir. Tolostoyun hikayedeki kahramanımız Pozdnişev'in aracılığı ile kendi düşüncelerini dile getirdiği söylenir. Tolstoy’un ruhsal kriz içerisindeyken kaleme aldığı bu eser yayımlandığı dönemde skandala yol açmıştır. Bu eser Rusyada yasaklanarak, Amerikada da dağıtımı engellenir. Eserin yol açtığı tartışmalar nedeniyleTolstoy, yaklaşık 10 yıl sonra, 1900'de bir sonsöz kaleme almıştır. Tolostoyun hikayedeki kahramanımız Pozdnişev'in aracılığı ile kendi düşüncelerini dile getirdiği bilinmektedir.

Kreutzer SonatLev Tolstoy · Can Yayınları · 202010,7bin okunma

·

18 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

Düşüncenin Gücü