Gönderi

687 syf.
10/10 puan verdi
·
Read in 26 days
Spoiler içerir Dostoyevski - Suç ve Ceza Uzun bir yazı olduğu için şimdiden okumak istemeyenler parmaklarını yukarı doğru kaydırsın Evet Dostoyevski'nin Suç ve Ceza eserini okumayı bitirdim. Özetlersek baş karakter Raskolnikov'un baş kaldırılışının kitabıdır. :) kitapta raskolnikov bir Materyalist bir Akılcıdır( Romanın yazıldığı dönemde Nihiliszm başlamıştı) Tanrı'nın öldüğü fikrine kendini kaptırmıştır ve insanların ahlaki yada geleneksel bir şekilde hakaret etmesinin tek sebebinin insanların korkak olması olduğuna inanır. Toplumsal mutabakatın getirdiği kısıtlamalardan kurtulmayı ve normların dışına çıkmayı beceremeyen insanlardır. Raskolnikov nu fikirleri nedeniyle belki ızdırap çekiyordu. beş parasız bir hukuk öğrencisi, doğru düzgün yemeği yok ve parası yok. kaçınılmaz olanı düşünemeden edemedi. Alievi sorunları olan; annesi hasta ve para göndermede sıkıntı yaşıyordu, kız kardeşi ise ona bir mektupla evlenmek istediğini bir nişanlısı olduğunu söylüyor. Raskolnikov mektuptan çıkan anlamı biliyordu aslında( kız kardeşinin büyük fedakarlık yaprak onun okuması için fahişelik yapacağın farkediyordu) Bu olakların olduğu dönemde raskolnikov bir tefeci kadın ile karşılaşıyor ve ona bir kaç eyasını para karşılığı rehin veriyordu. Tefecilik yapan birini kim severki ? Aç gözlü, düzenbaz, zalim biri bu tefeci kadın. Üstelik bir yeğenide vardı onuda köle gibi çalıştırıyordu. Raskolnikov bir şekilde bu ilişkiye dahil oluyor ve beş parasız, bu yeni garip nihilist fikirlere sarmışken acemilikle gelen bir karar ile tefeciyi öldürüp sandıkta sakladığı servete el koyma kararı verip gerçekleştiriyor. Olay sırasında tefecinin yeğeni sonradan eve gelince istemeden onuda öldürmek zorunda kalıyor. Cinayet sonrası raskolnikov ile cinayet öncesi arasında büyük değişimler olmaya başlıyor sonrasında. Bu çok önemli değişimleri dostoyevski çok güzel betimlemiş bence. Yakalanma korkusu, İçinde bulunduğu kaos, sürekli birşeylere aldanması, acı çekip dehşete düşmesi... Raskolnikov cinayeti işleyip kardeşini zorunlu nişanlanmaktan kurtarıp, eğitim hayatına dönecek ve tekrar rahata kavuşacaktı. Bu olalar sonrasında hiç ummadığı bir hayata doğru yol alacaktı... Romanda bahsedilen "Olağanüstü insan" fikrini biraz araştırdımr Hegel’in “Olağanüstü İnsan” fikriyle tanışıyor: Hegel’e göre insanlar ikiye ayrılır: ahlaka dayalı sıradan insanlar ve yaptıklarıyla çığır açan ve kanunların da üstünde “kahramanlar”. Hegel bu fikre bağlı olarak, hayranı olduğu Napolyon içinse şöyle der: “Saltanatını sürmek için şehirden çıkan imparatoru –dünyanın ruhu o adamı– gördüm; bir atın üstünde otururken yalnızca tek bir noktaya konsantre olmuş halde, dünyaya uzanan ve ona hükmeden böyle bir bireyi görmek harikulade bir his.” Buna ek olarak Tarihin Felsefesi kitabında Hegel, bir davranışın doğruluğuna ya da yanlışlığını, ancak kişinin vicdanının belirleyebileceğini savunuyor. Örneğin birinin kendi çıkarı ya da sadist zevkleri uğruna cinayet işlemesi yanlış, çünkü vicdan böyle bir davranışın arkasındaki motivasyonun acı vermek olduğunu farkında. Ancak öte yandan vicdan, cinayeti masum birini kurtarmak ya da masumların acı çekmesini engellemek olarak da addedebilir –böylelikle bu doğanın faydası içindir– bu durumda takdir edilmesi gereken bir davranış olur, çünkü arkasındaki motivasyon iyi niyetlidir. Raskolnikov bir “kahraman” olmasa da, Hegel’in “Olağanüstü İnsan” kavramının vücut bulmuş hali. Romanın felsefesi de bütünüyle bu fikre dayanıyor ve sizi de sorgulamaya itiyor. Gerçekten iyi amaçlar uğruna işlenmiş suçlar, suç sayılmalı mıdır? Ya da “hakkaniyetli” suç diye bir şey var mıdır? Zaten bu sorular cevaplanabilseydi, ahlaklı bir katil de ahlaksız bir katil gibi vicdan azabı çekmeyecekti. Dostoyevski de aslında roman boyunca bunu çevresinde dönüyor ve sizin de dönmenizi sağlıyor, zira bu felsefe olmasa, yani Raskolnikov “ahlaksız” bir katil olsa, hiç acı çekmeyecekti. Romanda önemli özelliklerden biri de; alt karakterlerin her birinin bir gerçekliği tasvir ettiğini görmüş oluyor ve romanın bir bütünü olduğunun farkına varıyorusnuz. Her ne kadar Rusya'nın karanlık dönemlerinde geçiyor olabilir. Orada anlatılan günlük yaşam, şimdiki zamanla örtüşmüyor olabilir. 150 yıllık bir eser olmasına karşın hala popülerliğini yitirmemiş ve bir o kadar zaman yitirmeyecek gibi görünüyor. Dostoyevski'nin eseri yazdığı dönemide ki hayatını araştırmanızı öneririm pek çok benzerlik var. İnsan tahlilleri ile yine beni büyüleyen bir yapı oldu.( benim için 1 numara şuan Suç ve Ceza) Yakın gelecekte tekrar okumak isteyeceğimden eminim. iyi okumalar...
Suç ve Ceza
Suç ve CezaFyodor Dostoyevski · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 2022160.4k okunma
·
12 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.