"Türk edebiyatının “tek kitap”la efsaneleşen yazarları arasında ilk akla gelenidir Özcan Ergüder" Özcan Ergüder'in "Maskeli Balo ve Diğer Öyküler" kitabını, kitap sohbetlerini keyifle takip ettiğim #AyferTunç ve #MuratGülsoy'un Youtube'da yayınlanan "Diyaloglar" programıyla keşfettim. Kitabı okuduktan sonra bu bölümü izlemenizi tavsiye ederim. Özcan Ergüder 1929 yılında Çanakkale'de doğmuş ve öğrenimini Robert Koleji, sonrasında da Oxford siyasal bilgiler ve felsefe bölümünde tamamlamıştır. Radyo oyunları yazan, haftalık politika dergisi "Kim"i ve "Vatan", "Hareket" gibi gazeteleri çıkaran, "Ulus"ta başyazılar yazan başarılı bir gazetecidir. Bu başarıların arasında sadece tek bir kitap yayınlamıştır. 1940 ve 50'li yıllarda yazdığı hikayelerinden oluşan "Maskeli Balo" 1956 yılında Yenilik Yayınları'ndan basılmış ve raflarda unutulmuştur. 1999 yılında Can Yayınları'nın kurucusu da olan Erdal Öz, Can Yayınları'ndan tekrar basıyor. Bu baskıyla da hak ettiği değeri göremeyen "Maskeli Balo" yine unutulyor. Yaklaşık 20 yıl sonra Ayfer Tunç'un tekrar keşfetmesi ve Bengü Vahapoğlu'nun çabalarıyla "Maskeli Balo" tozlu raflardan indiriliyor. Özcan Ergüder'in, dergilerde yayınlanan ve hiçbir yerde yayınlanmayan öyküleri toparlanıp 2019 yılında Kırmızı Kedi Yayınları'ndan "Maskeli Balo ve Diğer Öyküler" adıyla yayınlandı. "Maskeli Balo"nun 65 yılda iki defa işinde uzman isimler tarafından tekrar baskılarla bize ulaştırılmaya çalışılmasının bir sebebi olmalı. Yoksa ne çok kitap bugüne kadar unutulmuştur. Sait Faik Abasıyanık, Özcan Ergüder hakkında; "İngiltere’den bir arkadaşım var, ne güzel yazıyor” demiştir. Özcan Ergüder Robert Koleji yıllarında tam bir Sait Faik hayranıymış, kolejde yapılan ve "Sait Faik, Orhan Veli, Bedri Rahmi"nin jüri üyeliğini yaptığı öykü yarışmalarına katılmış; "Balıkçı Kamil" ve "Ne Yapacağız?..." öyķüleri birinci seçilmiştir. Eğitim için İngiltere'ye gittiğinde de Sait Faik ile mektuplaşmaya ve öykülerini göndermeye devam etmiştir. Öykülerinde Sait Faik'ten, Franz Kafka'dan esintiler bulunmakla birlikte insan psikolojisini çok güzel işlemiş olduğundan kendi tarzını yakalamıştır. Okuyunca siz de hak vereceksiniz ki; bu kadar güzel öyküleri olan bir yazarın neden yazmaya devam etmediğini sorgulamadan duramıyorum. Erdal Öz ile yaptığı söyleşide; bir yazarın tek işinin "yazarlık" olması gerektiğini savunan Özcan Ergüder, yazarların çokça araştırma yapmasını ve tüm yoğunluğunu yazarlığa vermeleri gerektiğini düşündüğünü belirtmiştir. Belki hayat gailesi ile yazmayı bırakmıştır, belki de Murat Gülsoy'un dediği gibi "Ustası 'Sait Faik' öldüğünden yazmanın bir anlamı kalmamıştır.

Maskeli Balo ve Diğer ÖykülerÖzcan Ergüder · Kırmızı Kedi Yayınları · 201962 okunma

·

144 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

Beyaz Kitaplık