Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

+Akşam yemeğini sen yapar mısın? - Tabi yaparım anne ne yapıyım peki? +Geçen hafta pazardan aldığım kabak var onu yap, mutfağı toparlarken yemeği koy, o arada çay da demlersin, namazını kılınca ikindi üzeri içeriz olur mu. Kafasını bir aşağı bir yukarı sallayarak onayladı annesini de, dümdüz bir insandı hem iki işi aynı anda yaptığında pek de güzel sonuçlar çıkmazdı. Ayrıca ne gerek vardı ki şimdi hızlı hızlı biri bitmeden diğerine başlamaya. Oturdu masaya, başladı işleri sıraya koymaya. Tek tek devam edecekti. Sıra ile yaptığı işleri motivasyonunh arttırır, sonucundan verim almasını sağlardı. Sebeb sonuç ilişkisine bağlamayı, olayları bir bahane ile mantığına uydurmayı çok severdi. Önce mutfağı ve yemek yapacağı alanı güzelce düzenledi, bulaşık makinesinin başlatma düğmesine bastığı an, yüzünde bir tebbesüm belirdi. Bir kitabın okunan sayfası gibi hisettikleri yüzünden okunan, yaptığı her işe sirayet eden kendini kamufule edemeyen bir karakterdi. Birinci aşama çoktan bitmişti. Kafası rahattı ortalık toplu, yemek yapacağı alan genişlemişti. Çayını koydu demledi. Namazını kıldı. Öylesine bir düzlüktü, dümdüz. Tek tek doğradığı, domatesleri soğanları, ve kabakları tabaklara koydu, Sırası ile kavurdu, salçasını tuzunu baharatını sıcak suyunu ekledikten sonra kapağını kapattı. Bu kadar mana yüklemek de neyin nesi şimdi alt tarafı bir kabak yemeği değil mi? Acelesi yoktu, o ana ait hisettmekti. Yemek değildi işte, kendi benliğinden olaya bakmıştı. Yürüdüğü yolu tercih etti. İrdelemekti. Kendini keşfetmekti Sonuca güzel varmanın yolunu biliyordu ordan yürüdü. Olay yemek değildi. #iyilesmegunlukleri#kendineyolculuk
9 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.