Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

246 syf.
10/10 puan verdi
·
13 günde okudu
Önce uyarılar: Eğer bir tiyatro oyunu izlediğinizde tiyatrocu, bir enstrüman icrası dinlediğinizde müzisyen, genetik ile ilgili bir kitap okuduğunuzda genetikçi olmak isteyen romantiklerdenseniz bu kitabı okumayınız. Kitap hakkında olumsuz bir şeyler yazacak olsam, "altını çizecek öyle çok yer vardı ki, zavallı kitap perişan oldu” filan derdim herhalde. Bir bilim kitabı ancak bu kadar akıcı ve açık bir dille yazılabilir bence. Tabii çevirmeni de takdir etmek gerekiyor burada. İlginç olan şu ki, an itibariyle, goodreads'de hakkında sadece 5 yorum var; 1000 kitapta ise sadece 32 kişi tarafından okunmuş, yani tam anlamıyla “underrated” bir kitap. Yorumun bundan sonrası kitabın içinden, SPOİLER olabilecek, bazı ufak bilgiler: * Mavi kafalı lapinalar bir düzine kadar dişi ve tek erkekten oluşan haremler şeklinde yaşarlar. Erkek öldüğünde haremdeki en iri dişi yaklaşık 1 hafta içinde erkeğe dönüşür ve yumurta dölleme işini o gerçekleştirir. *Bonellia viridis türündeki deniz solucanlarının hepsi dişidir. Erkek ise dişinin rahminde yaşar, onun besinleriyle beslenir. Dişi yumurtlamaya hazır olduğunda sperm üretir. Peki bu nasıl olur? Genç solucan larva dönemindeyken ne erkek ne dişidir. Yetişkinlik zamanı geldiğinde çamur yüzeyine yerleşir ve eğer dişinin çevreyi tarayan dilinin çizdiği yay içinde bir bölgede bulunuyorsa, dişinin salgıladığı hormonla sarhoş olarak dişinin rahmine yerleşir ve burada gelişir. Kaçıp kurtulabilenler ise dişi olarak hayatlarına devam ederler. *Denizkaplumbağalarında yavruların cinsiyeti, yumurtaları bıraktıkları kumun sıcaklığına bağlıdır. Yavruların meydana gelmesi için gereken sıcaklık 26-34 derece arasındadır. Sıcaklık 34 derece civarında ise tüm yavrular dişi, 26 derece civarında seyrederse tümü erkek, 30 derece civarında ise sayıca neredeyse eşit olur. Dinozorların soylarının tükenmesine farklı bir yaklaşım: 65 milyon yıl önce Dünya’ya çarpan meteor sonrası sıcaklıkta düşüş yaşanmışsa ve dinozorlarda da akrabaları kaplumbağalar gibi serin hava=erkek yavru sistemi varsa, dişilerde meydana gelen azalma sonrası bu tür hayatta kalmayı sürdürememiş olabilir. *Avcı toplayıcılar sürekli hareket halinde olduklarından, ilk çocuk tamamen hareket edebilir hale gelene kadar (4-5 yıl) ikinci gebelikten kaçınılırdı. Tarımla birlikte art arda gebe kalabilme durumu ortaya çıktı ve bu durum hem kadınları erkeklere daha çok bağlı hale getirdi hem de çocukların çok erken sütten kesilmesine sebep oldu. Yazarın sözleriyle “emzirmenin ihtiva ettiği güvenlik ve koşulsuz sevgi hislerinden koparılan çocuklar, şaşkınlık ve terk edilmişlik hissiyle baş başa kaldı. Bağımsızlık duygusu kazanmak bir yana, bu yakın ve uzun süreli temas sürecinde gelişen otonomiden, kendini değerli bulma duygusundan yoksun kaldılar.“ Sütten erken kesilmenin tramvaya yol açtığını öne süren bazı depresyon teorileri bile vardır.
Adem’in Laneti
Adem’in LanetiBryan Sykes · Koç Üniversitesi Yayınları · 2017106 okunma
·
268 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.