Gönderi

488 syf.
·
Not rated
·
Read in 6 days
Kitabın başındaki yazıyı dikkatli okursak, yazarın İspanya ile Venedik'in Osmanlılara karşı başlattıkları Haçlı seferinde deniz askeri olduğunu,İnebahtı Savaşı'nda sol kolunun aldığı yara sonucu sakat kaldığını öğrenmiş oluruz.Yani bu kitabın başında yazarın korsanlara esir düştüğü gibi bir yazı yok.bunu belirttikten sonra tüm zamanların en çok okunan,en çok dile çevrilen romanı meşhur Mançalı Şövalye Don Kişot'a gelelim... şövalye romanları okuya okuya deliliğin sınırına gelen(deli demiyorum çünkü akıllılık ve delilik arasında gidip geliyor hele söylemlerine de bakarsak) soylu bir beyin kendini şövalye ilan etmesiyle başlar herşey.Güçlü bir şövalye atından çok, hasta ve iskeleti çıkmış görünen atı Rosinenta'yla yolculuğa başlar.O artık Mança'lı Şövalye Don Kişottur.iyilere yardım,kötülere ceza artık onun asıl görevidir.bir şövalye olduğuna göre sevgilisi de olmalıdır.hayalinde oluşturduğu Tobosso'lu Dulsinea'ya aşık olur.ama bir şövalyenin ayrılmaz bir parçası olan seyisi eksiktir hala.köyüne döner ve fakir,saf kalpli çoban Sanço Panza'ya seyislik teklif eder.Sanço bu durumu önce kabul etmez ama işin ucunda bir adanın valisi olma nimeti vardır ve sonunda kabul eder.ve birlikte birbirinden komik ve düşündürücü maceralara başlarlar.Yeldeğirmenlerini dev sanan,hanları şato sanan bir adamla işin sonunda menfaat elde edecek olan seyisinin güzel maceraları...Sanço menfaatle yola koyulur ama tüm deliliklerine rağmen efendisini sever ona sadık bir seyis olur.Don Kişot'un delirmiş aklının felsefesi midir cahil Sanço'yu eğiten yoksa yaşadıkları maceralar mıdır,belki de ikisidir cahil ve saf köylü Sanço'yu o çok istediği valiliğe getiren.vali olmuştur ama sonunda bu sevdadan vazgeçerek valiliği bırakmıştır.Sanço nasıl vali olabilir eğitimsiz bir çoban ve sonra da seyisken?önce herşey oyundur ama efendisi ile o bunun farkında değildir.efendisinin deli ağzından akıllıca dökülen nasihatlarıyla valiliği kıvırır ama yine efendisinin çok doğru öğüdüyle ve yediği sopaların etkisiyle vazgeçer bu sevdadan."her bildiğin doğru olsun ama her doğruyu her yerde söylemek doğru değildir" böyle demişti Don Kişot.ve bu belki de bütün kitabın altın öğütlerinden biriydi.atasözleriyle konuşan Sanço'nun da aslında akılsız olmadığı pek açık.Don Kişot'a gelirsek pek çok macera sonunda Yalancı bir şövalyeye yenilir ve verdiği söz üzere şövalyeliği bırakıp köyüne döner.ölüm döşeğindedir işte o zaman herkesin istediği olur ve aklı başına gelir...bilgelik ve delilik arasındaki o incecik çizgi etrafında dönen kahramanın öyküsü sadece bir delinin ya da sadece bir akıllının öyküsü olsaydı belki bu kadar sevilmezdi.Sanço'nun vefası,sadakati ve Don Kişot'un bilgeliğiyle herkesin hayatında bir kere de olsa okuması gerektiğini düşündüğüm deli-bilge bir kitap.okuyun derim.
Don Kişot
Don KişotMiguel de Cervantes · İskele Yayıncılık · 202123.1k okunma
8 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.