Gönderi

ALBERT EINSTEIN Bir Dâhinin Yaşamı
1914 yılında Almanya'da doğan Albert Einstein erken yaşlardan itibaren bilime ilgi duydu. Üniversitede matematik ve fizik okuyan Einstein, bunun ardından Isviçre'ye göç ettikten sonra birkaç yıl patent memuru olarak çalıştı. İşi, sinyal aktaranlar da dahil olmak üzere elektromanyetik prensiplerini kullanan ürünleri değerlendirmeyi kapsıyordu. Bu süre içerisinde fizik doktorası üzerine çalışmaya başladı ve 1905 yılında derecesini aldı. Bern Üniversitesi'nde okutman olarak işe başlayıp Kaiser Wilhelm Fizik Enstitüsü'ne geçmeden önce birkaç yıl burada fizik dersi verdi. Einstein kariyerinin büyük kısmında görelilik kuramları üzerinde çalıştı. Çalışmasının bir parçası olarak uzak bir cisimden gelen ışığın kütleçekimsel bir alanın yakınından geçerken bozulacağını ileri sürdü. Bu fikir, 29 Mayıs 1919 yılındaki güneş tutulması sırasında teste tabi tutuldu. İngiliz astronom Sör Arthur Eddington'ın fotoğrafları, Einstein'ın hipotezini doğruladı; uzak yıldızlardan gelen ışıklar Güneş'in kütleçekimiyle bükülmüş görünüyordu. Bu, gözlemlenen ilk kütleçekimsel merceklenme örneğiydi. Einstein ve ailesi 1933 yılında, Nazi güçlerinin yükselişiyle Amerika Birleşik Devletleri'ne göç etti; burada Einstein Princeton Üniversitesi'nin İleri Araştırma Enstitüsü'nde çalışmalarına başladı. 1940 yılında Amerika Birleşik Devletleri vatandaşı oldu ve yaşamının kalan kısmını görelilik, kuantum mekanikleri, kütleçekimi prensipleri ve pek çok farklı konu üzerinde çalışarak geçirdi. 1955 yılında öldüğünde beyni, incelenmek üzere muhafaza edildi. Son dönemde, dehanın kökenlerini araştıran nörologlar Einstein'ın beyninin sıradan beyinlerden bazı yapısal farklılıklarla ayrıldığını duyurdular. Onun dehasına bu farklılıkların katkısı olup olmadığı konusu henüz netlik kazanmamıştır.
Sayfa 191Kitabı okudu
·
20 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.