Gönderi

Hz. Musa İsrailoğullarını Kızıldenizin diğer tarafına geçirirken yarılma sadece mekanda mı olmuştu? Pansuman sadece denizin yarılan bağrına mı yapılmıştı? Bu deli rüzgar kaç yerinden yırtmıştı zamanın yelkenlerini? Hz. Musa arkadan mı yırtmıştı Kızıldenizin gömleğini? Tanpınar'ın şu cümlelerini yıllardır tekrar ederim. "Saatin kendisi mekan, yürüyüşü zaman, ayarı insandır...Bu da gösterir ki zaman ve mekan, insanla mevcuttur!" Tekrar! O da zamanın bir parçası değil mi? Tekrarın çokluğu, zamanın mürûrunu göstermiyor mu? Saat tekrarı takip eden aritmetik bir hatırlayış değil mi? Zamanın söküldüğü bir yerde mahsur kalabilir mi insan? Mesela okuduğumuz bir cümle bizi zamansız bırakabilir mi? Vücudumuzdaki bir yarayı zaman tamir edebilirken, zamanda oluşan bir yarayı biz tamir edebilir miyiz? Kızıldeniz kaç defa yarılmıştır, kaç tekrarı vardır bu ilginç hadisenin? Biz tekrar tekrar okudukça ilgili ayetleri, Kızıldeniz tekrar tekrar yarılır mı? Kızıldenizin yarılması mekana dair. Ya İsra'da yarılan nedir? Hız, zaman ve mekânın nispeti ile ölçülüyor. Zaman ve mekânın dişlileri dağılırken, sürati nasıl formüle edecek fizikçiler? Bu süratin neresinde duruyor insan? Bu süratle nereye varabilir insan? Mahmud Erol Kılıç her daim yatay ve dikey seyirden bahseder. İsra ve Mi'rac hadiselerinde yatay ve dikeyin dahi yönünü şaşırdığı bir yolculuktan söz edilemez mi? Yolculuğun kendisinden de bir yolculuk olduğu yolculuk! Bu tasnifler vakıayı akla takrib için! İnsan içine yöneldiğinde, hangi yön anlamını kaybetmiyor ki! Zaman ve mekan Hz. Peygamberin gömleğini arkadan tutmuşken, bizâtihî Hz. Peygamber zamanın ve mekânın gömleğini yırtmıyor muydu? Yeryüzü insana mescid, namaz müminin mi'racı... Şu zindandan bir çıkabilsek, zamandan ve mekânın gömleğini yırtacak gücü kendimizde bulamaz mıyız? Zindan? Bir iftira ile kendimizi hapsettiğimiz, içimizde sakladığımız zindan!
·
11 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.