Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

Eskiden Sultan Abdülhamid düşmanı bir şairin, Türkiye Cumhuriyeti kurulduktan sonra yazdığı şiiir: SULTAN ABDÜLHAMİD HAN’IN RUHANİYETİNDEN İSTİMDAT Nerdesin şevketli Sultan Hamid Han?! Feryadım varır mı bârigâhına? Ölüm uykusundan bir lahza uyan, Şu nankör milletin bak günahına. Tahrike yeltenen tac ve tahtını Denedi bu millet kara bahtını Sınadı sillenin nerm ü sahtını Rahmet et sultanım sûz-ı âhına Tarihler ismini andığı zaman Sana hak verecek ey koca Sultan! Bizdik utanmadan iftira atan Asrın en siyâsi padişahına. Padişah hem zalim hem deli dedik, Îhtilale kıyam etmeli dedik, Şeytan ne dediyse biz belî dedik, Çalıştık fitnenin intibahına!… Divane sen değil, meğer bizmişiz Bir çürük ipliğe hülya dizmişiz, Sade deli değil, edepsizmişiz, Tükürdük atalar kıblegahına! Sonra cinsi bozuk, ahlakı fena Bir sürü türedi girdi meydana, Nerden çıktı bunca veled-i zina! Yuh olsun bunların ham ervahına!! Bunlar halkı didik didik ettiler Katliâma kadar sürüp gittiler, Saçak öpmeyenler secde ettiler, Bir asi zabitin pis külahına! Bu gün varsa yoksa Mustafa Kemâl* Şöhretine herkes fuzulî dellâl Alem-i ma’nadan bak da ibret al Uğursuz tali’in şu gümrahına! Haddi yok alçakla derde girenin, Sehpâ-yı kazaya boyun verenin! La’netle anılan cebâbirenin, Rahmet okuttu bu en küstahına! Çok kişiye şimdi vatan mezardır! Herkesin beladan nasibi vardır! Selamete eren pek bahtiyardır, Bu şeb-i yeldanın şen sıyâhına. Milliyet davası fıska büründü! Ridâ-yı diyanet yerde süründü! Türk’ün ruhu zorla asi göründü, Hem Peygamber’ine, hem Allah’ına! Sen hafiyelerle dem sürdün ancak Bunlar her tarafta kurdu salıncak Eli, yüzü kara bir sürü alçak Kement attı dehrin mihr ü mâhına! Bu itler -nedense- bana salmadı, Belalıydı başım kimse almadı! Seyrandan başka da bir iş kalmadı, Gurbet ellerinin bu seyyahına! Hoş oldu cilvesi cumhuriyetin! Tadı kalmamıştı meşrutiyetin, Deccala zil çalan böyle milletin, bundan başka çare yok ıslahına. Lakin sen sultanım gavs-ı ekbersin! Ahiretten bile himmet eylersin. Çok çekti şu millet murada ersin Şefaat kıl şâhım medet hâhına. *Enver ve Cemal de olabilir. istimdâd: Medet ve yardım istemek. şevketli: Ulu, yüce. bârigâh: İzinle girilecek yer, huzur, makam. lâhza: An, kısa zaman parçası. beli: Evet intibâh: Uyanmak. ervâh: Ruhlar, canlar. sehpâ-yı kaza: Îdam sehpası. cebâbire: Zâlimler, şeb-i yeldâ: En uzun gece meded-hâh: Yardım bekleyen. tahkîr: Hakir görme, hakaret etme nerm ü saht: Yumuşak ve sert ridâ-yı diyânet: Dînin örtüsü fuzûli dellâl: Boşboğaz tellâl dehrin mihr u mâhı: Devrinin güneşi ve ayı saçak öpmek: Sarayda bayramlaşma merâsimine katılan büyükler, padişahın tahtından sarkıtılmış saçakları öpmek.
·
61 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.