Gönderi

94 syf.
8/10 puan verdi
·
8 saatte okudu
Spoiler İçerir!
Aşkından ötürü, akli dengesini kaybedip intihar eden bir amcam varmış! Ben doğmadan sekiz ay evvel intihar etmiş. Ne kadar kolay söyledim, değil mi? Bu bahsettiğim olay gerçek. Ama söylendiği kadar kolay mı? Âşık oldu, kavuşamadı, akli dengesi yitti, intihar etti... Dört ifadede hayatını özetledim mi? Maalesef olmadı, özetleyemedim. Annemden, babamdan çok dinledim amcamın hikâyesini. Hatta cesaretlenip amcamın hayat hikâyesini romanlaştırmak için çalışmalara başladım. Bu amcamın hayat hikâyesi. Peki, Aratov'un hikâyesi? Turgenyev'in "İlk Aşk" hikâyesi, bu eserinden daha güzel, daha içten. Bu kitapta; ölüm, aşk ve ikircikli yapı gördüm. İkircikli yapı dediğim de gururdan başkası değil. İnsan, bir şeyin kıymetini ancak kaybettiği zaman anlar. Otuz dördüncü sayfada okuduğum bir pasaj, bu kıymet meselesini 'şak' diye vuruyor insanın suratına. Okurken içime bir ürperme geldi: "'Büyük bir üzüntüyle' diye yazıyordu Kazan'da yerel bir yazar, 'çalıştığı kısa süre zarfında titiz izleyicilerimizin gözdesi olmayı başaran yetenekli sanatçımız Klara Miliç'in ani vefat haberini tiyatro haberlerimizin arasına ekliyoruz. Bayan Miliç'in kısa ve daha çok şey vaat eden hayatını zehir içerek kendi isteği ile son vermesi üzüntümüzü derinleştirmektedir. Sanatçının zehri tiyatroda içmiş olması bu olayı daha dehşet verici kılıyor. Evine zor yetiştirilmiş ve burada ne yazık ki son nefesini vermiştir. Şehirde bu korkunç işi yapmaya onu karşılıksız bir aşkın ittiğine dair söylentiler dolaşıyor.'" İşte bu acı haber hem hayatta giden şeylerin bazen geri gelmeyeceğini anlatıyor hem de hikâyenin bel kemiği bu haberle oluşuyor. Bayan Miliç'in bu ölümü, ona yüz vermeyen Aratov'u ateş gibi sarıyor. Aşk içinde barut haldeyken bu haber bir henüz alev almış kav gibi düşüyor kucağına. Bundan sonra Nazan Bekiroğlu'nun efsane sözü hayat buluyor: "Sen öyle çağırmasan, ben böyle gelmezdim. (Nar Ağacı-Sf.508)" Yok saysa da görmezden gelse de inkâr etse de insan aşkın ateşine düşünce kurtulmak için değil daha çok yanmak için çabalar. Bu çaba âşığı mâşukuna ulaştırmak için yol olur. Sonu ateşlerde gitmek zorunda olan mumdan gemilere dönmek, cam ırmağında taş gemilerle seyahat etmek olsa da. Yani bu çaba aklı da alır insanın elinden, hayatı da. Aratov'un aklını da hayatını da alıyor; amcamın aldığı gibi. Aşk vardır ve sırlarını, sırlarına samimiyetle ermek isteyenlere açar. Son olarak Turgenyev keşke bin tane kitap yazsaydı. Bu O'nun son kitabı. Dili o kadar güzel ki...
Klara Miliç
Klara MiliçIvan Turgenyev · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 20202,664 okunma
··
1.596 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.