İlk yerli roman özelliğini taşıyan bu romanı okurken sıkılacağımı düşünsem de hiç öyle olmadı. Hatta çok beğendim. Tabiki teknik açıdan oldukça kusurlu bir eserdi fakat ilk olduğu için. Ve ilk olmasına rağmen yazar, okura iletmek istediği mesajı çok güzel bir şekilde vermişti. Görücü usulü evliliğin yanlışlığını, kadınlara biçilen değeri, kadınların evlilikte ya da evleneceği kişi de neredeyse hiçbir söz hakkının bulunmaması, erkeklerin kadınları bir eşya vb. gibi görmesi, genç kızların dışarı çıkılmasına dahi izin verilmemesi gibi konuları eleştirmiş Şemseddin Sami. Bence çok da güzel konulara değinmiş. Günümüzde kızların eğitimi, dışarı çıkması vb. gibi konular o dönemin koşullarına göre çok büyük bir ilerleme katetmiş olsa da kadınlara verilen değer, erkeklerin kadınların sahibiymiş gibi görülmesi vb. konular günümüzde hala var maalesef. Hele ki kadına şiddetin, kadın cinayetlerinin zirve yaptığı günümüzde kadına verilen değerin arttığını kimse söyleyemez. Fakat eğitim konusunda kadının da artık okuyor olması hatta okumayan kadına artık şaşkınlıkla bakılması en azından kadınların eğitimi konusunda o döneme yani kitabın yazıldığı döneme göre büyük bir ilerleme olduğunun kanıtı. Bununla birlikte teknik açıdan kusurlu çünkü yazar, ilerleyen sayfalarda ne olacağını araya girerek söylüyor. Kendisinin yazar olduğunu eserde kanıtlıyor. Ara ara kendi düşüncelerini belirtiyor. Bu da roman açısından teknik bir kusurdur. Fakat ilk yerli roman olduğu için tabiki mazur görülüyor. :) Aynı zamanda romanda dönemin kadın-erkek ilişkilerinin nasıl olduğunu da görüyoruz. Şunu belirtmeliyim ki " bu kadar da olmaz." dediğim çok oldu. Bununla birlikte kadın ve erkeğin birbirlerine karşı o utangaçlığı, o edep, haya duygularının bu kadar zirve oluşu ruhu eski zamana ait olan beni çok etkiledi. :) Günümüzde kadın - erkek ilişkilerinde o haya ve edep maalesef ki tamamen yok olmuş durumda. Benim düşünceme göre ne o dönemdeki gibi aşırı bir çekingenlik olmalıydı erkek ve kadınlar arasında ne de günümüzdeki gibi bir hayasızlık. Yani ikisinin ortası olmalıydı. Erkek ve kadınlar birbirleriyle edep ve haya duyguları çerçevesinde bir şeyleri dürüstçe konuşabilmeliler diye düşünüyorum. Kitapta her şey bir felakete sürüklendi. Bu kadarı da olmaz, abartı dedirtti. Romantizm akımının etkisiyle yazıldığı için akımın özelliklerinden dolayı böyle. Sonuç itibariyle, edebiyatımızda ilklerin okunmasının önemi yadsınamaz.Tanzimat döneminin koşulları, kadınlara bakış açısı, görücü usulü evliliğin yanlışlığı, kızların küçük yaşta evlendirilmesi gibi konulardan dolayı güzel bir romandı teknik kusurlarına ve romantizm akımına rağmen. :) Bence Türk klasiklerini okumaya önem veren herkes okumalı. İyi okumalar... :)

Taaşşuk-ı Talat ve FitnatŞemseddin Sami · Kent Yayınları · 201228.9k okunma

·

5 views

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

Kelebeğimsi Okur