Kitabın 50. sayfasında reading slump’a girdim, sıkıntı kitapta mıydı bende mi bilmiyorum.
İlerledikçe güzelleşti aslında, ama her ne kadar kalemini çok sevsem de Jennifer Mcmahon’ın tarzı olduğu yerde sayıyor ve her kitap bir diğerine o kadar benziyor ki, “ben bunu daha önce okumadım mı?” diye düşündüğüm çok yer oldu. O pattern’dan çıkabilirse çok muhteşem şeyler çıkarabilir ortaya ama nedense kafayı küçük kasaba, iki kız ve bir erkek çocuğu, ortadaki cinayetler ve onların gelecek ile geçmiş bağlantısına takmış kalmış kadın. Kitap güzel mi, evet; diğer kitaplarının aynısı mı, yine evet. Çok keyif alsam da bir yandan beni 10 günlük bir reading slump’a soktu bu kitap, o yüzden şu anlık elimdeki son Jennifer Mcmahon kitabı olduğu için mutluyum.
Fena değildi ama yeter artık be kadın...