İkinci incelememi yazacağım için çok heyecanlıyım. Bu işi sevmeye başladım. Bugünkü kitabımız Hatice Dırmıkcı'nın kaleminden Şifacı. Daha önce bir platform üzerinde yazarın kalemine rastlayıp fazlasıyla etkilenmiş, hikayesinin devamını bulamadığım için de epey içerlemiştim. Lakin hayat işte sürprizleri bitmiyor. Geçtiğimiz yıl yazarın basılı bir eseri olduğunu öğrendim ve heyecanla kütüphaneme ekledim ama okumak için biraz beklettim. Açıkçası her kitabın belli bir zamanı olduğuna inananlardanım. Gelelim kitabımızın içeriğine. Fantastik hikayemiz, krala ihanetten yargılanan Kanat Beyi Moita'nın yaralı bir halde Ngola Lu Hapishanesine getirilmesiyle başlıyor. Hapishanenin uzun zamanlı sakini olan Uli, yeni hücre arkadaşı Kanat Beyini tedavi ettikten sonra film kopuyor. Açıkçası hikayenin özetini geçip büyüyü bozmayı sevmiyorum. Hemen alıp okumanızı tercih ederim. Moita'nın hakkı olanı geri almak için savaştığı bu serüvende, Uli de dört duvar arasında unutmaya yüz tuttuğu insani değerlerini geri kazanmaya çalışıyor. Hikayenin en sevdiğim yanlarından biri bu oldu. Baş karakterler dört dörtlük, harika insanlar değiller. Uli, bizden biri gibi. Esir geçirdiği onca yılın sancılarını ruhunda taşıyor ve hapishaneden kaçtıktan sonra dahil olduğu çingene topluluğunda özgürlüğün getirilerini yavaş yavaş sindirip gelişim gösteriyor. Başta erkek sanılacak kadar sefil bir halde olan karakterimiz zamanla toparlanıp asıl cinsiyetini gözler önüne seriyor. Tatlı bir kadına dönüşen Uli'nin gelişimi, okurken onunla birlikte keyiflenip gülümsemenize sebep oluyor. Bir diğer sevdiğim kısımsa yan karakterler. Hepsine öyle güzel yer verilmiş ki, Mgeri'yi ayrı sevdim Dadali'yi ayrı. Çingeneler zaten apayrı tatlılar. Geniş karakter örgüsü hikayeyi çok canlı ve gerçekçi kılmış, yazarı kutluyorum bu konuda. Sadece yeni katılan bazı karakterlerin art arda verilmesi birazcık kafamı karıştırmış olabilir. Örneğin kralla kanat beylerinin toplantı yaptığı kısımda birkaç yeni karakter aynı anda verilmişti. Yazar herbirinin göze çarpan özelliklerini çok iyi yansıtmış olsa da hatırlamak için bir iki kez dönüp baktım. Tabi bu durum benim fazla unutkan oluşumdan ileri geliyor da olabilir. Zaten bunlar, takılmaya değmeyecek kadar küçük ayrıntılar. Yazıma gelecek olursak, beklediğim gibi gayet akıcı ve sürükleyiciydi. Gereksiz uzatmalardan cafcaflı anlatımlardan sıyrılmıştı. Kendini tekrar etmeyen çok duru bir aktarımı vardı. Ayrıca serüvenimizin içine serpiştirilmiş aşk da çok naif işlenmişti. Yalnız final konusunda sitem etmeden geçemeyeceğim, nasıl burada biter? Kitap seri olacağı için sonu çok can alıcı bir yerde bırakılmış. "Birinci kitabın sonu." yazısını okuduğumda büyük bir boşluğa düştüm resmen. Heyecanla ikinciyi bekliyorum. Velhasıl kelam, fantastik türünde Türk yazarlara ön yargıyla yaklaşan herkes bu kitabı okumalı. Fazlasıyla sürükleyiciydi. Zaman yaratabilseydim hiç aralıksız iki günde bitirirdim. Umarım yazarın kaleminden daha çok eser görme şansımız olur.

Şifacı - BerweuliHatice Dırmıkcı · Profil Yayıncılık · 201845 okunma

··

211 görüntüleme

Hatice DIRMIKCI

@Berweuli ·

18 Mart 2021 22:59

Geç gördüm ama iyi ki gördüm. Ayrıntılı ve beğenildiği her bir cümlesinden belli olan bu yorumu okumak büyük bir keyifti. :)))) Teşekkür ediyorum.

Büşra

@busrv ·

18 Mart 2021 23:31

Harikaydı, devamı için sabırsızım <3

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

Büşra