Kendisini entelektüel işçi sınıfı olarak tanımlayan gizemli bir örgüt dönemin milyonerlerinden birine bir mektup gönderir, servetlerinin büyük bir kısmını ister, parayı alamadıkları zaman zarfı boyunca sivil insanların belli aralıklarla cinayete kurban gideceği bilgisini de eklerler. -Meğerse netflix'te dizisi varmış , gözü açık ispanyol dostlarımız yine bu tertemiz kurguyu kaçırmamışlar-
Gönderdikleri mektupta bütün zenginlerin servetlerinde kendilerinin de hak sahibi olduklarını belirtirler. Bu iddianın teorik arkaplanını ise şöyle açıklarlar: Sanayi devrimi ve buharın icadından sonra ortaya çıkan kapitalistler mülk edinme konusunda eski soyluları dahi geride bırakmışlardır. Eskinin Feodal Baronluğu dünyayı ateş ve kılıç ile talan etmiştir, günümüzün Sermaye Baronluğu ise yeryüzünün ekonomik güçlerini ellerine geçirip istediği gibi kullanmakta ve dünyayı sömürmektedir.Midas'ın Müritleri isimli örgütün üyeleri mevcut dünya düzeninde kendilerine biçilen ''ücretli kölelik'' rolüne razı değillerdir çünkü güçlülerin dünyasında akıllarıyla varolabilmek için gereken fırsat eşitliğinden yoksundurlar.
''Dünyayı yöneten kas değil akıldır'' vurgusunda yazarın üzerindeki Spencer etkilerinden bahsedebiliriz. Herbert Spencer'ın doğal evrim teorisine göre güçlü olan zayıf olanı her zaman alt eder.-Darwin'in mekanik materyalizmini andırır türden- London'ın dünyasının sacayaklarından biri, yaşam mücadelesinde en güçlü olanın ayakta kalacağını savunan evrim kuramı.. Diğerleri şiddet tutkunluğu -bir döneminde yasak olduğu halde fok balığı avcılığı bile yapmış- ve her şeye rağmen canlı kalan ve ona bunca kitabı yazdıran sonsuz insan sevgisi bence.