Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

Şehirlerden İstanbulsa hayat, Ben bir taşralı... Martılara yabancı gözlerim. Vapurlar varmış orada, sadık dostu kuşların. Bir de deniz diyordu görenler, ben hiç görmedim. İstanbul... Ben seni, hayal bile edemedim. Köprüler varmış iki kıtayı kavuşturan. Birbirine yakın ama bir o kadar da uzak kıtaları. Hani oradaki insanlar gibi. Yanyana yürürlermiş de buluşmazmış gözleri. Ben görmedim, yalancısıyım görenlerin. Ah İstanbul... Görsem de sevemezmişim gibi seni. Yalnızlarla doluymuş dört bir yanı, Hatta taştan binaları... Kız Kulesi, Galata'sı... Düşünüyorum da İstanbul, İkimizin yok hiç ortak noktası. Oradakiler de bakarmış gökyüzüne. Partilerde, havai fişek gösterilerinde. Şehrin bir köşesinde seyreden olmasa Ay'ı Sanarlarmış güzelliği, sadece konu şiire. İstanbul, İstanbul... Bakmayı öğret onlara gökyüzüne. Ama bir de Ayasofya'sı varmış. Duydum, görmeden gördüm. "Fatih" dediler, vuruldum. "Ama..." dediler, "Hayat orası, zordur." "Kaldırmaz taşralı kalbin yaşamayı." İstanbul, dedim. Sustum... İstanbulsa hayat, Yaşarım acısını, tatlısını... Sonra sanki İstanbul'u görür gibi oldum. Hayali gerçeğe yordum. Evet, belki gönlümü bir hayli yordum. Ama İstanbul bu. Kalabalık sokakları da yorgun, tenha yürekleri de. Ama İstanbul bu. Ayasofya da onun, Kız Kulesi de... Aah İstanbul, İstanbul... Ben hayatı seçtim. Seni seçtim. Sen de beni bul. İstanbul... Mina
··
38 görüntüleme
Bu yorum görüntülenemiyor
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.