Gönderi

اِنَّا كُلَّ شَيْءٍ خَلَقْنَاهُ بِقَدَرٍ • Şübhesiz ki biz, herşeyi (Levh-i Mahfûz'da yazılmış) bir kadere göre yarattık. Kamer,49 • Arılar, çiçeklerdeki nektarı toplamak için çubuk boru şeklindeki uzun dillerini kullanır ve bu nektarı karınlarında tutarlar. Arıların aslında iki adet karınları vardır. Bunlardan biri nektarı toplamak için kullandıkları, diğeri ise normal olanıdır. Arıların nektarı tuttukları karınları 70 mg nektar barındırabilir ve tamamıyla dolduğunda ise arının kendisi kadar ağırlık yapar. Arıların nektarı depoladıkları karınlarını doldurmaları için 100 ile 1500 arasında çiçeğe konmaları gerekmektedir. Bal arıları kovana dönerler ve topladıkları nektarı diğer işçi arılara aktarırlar. İşçi arılar bal arılarının karınlarındaki nektarı ağızlarıyla emerler. Bu arılar nektarı yarım saat boyunca çiğnerler. Bu süre içinde enzimler nektarın içindeki şekeri basit şekere dönüştürür, böylece hem arılar için sindirilebilir hâle gelir hem de kovanın içi de bakterilere karşı korunmuş olur. Bu aşamadan sonra arılar nektarı suyun buharlaştığı ve koyu şurubun oluştuğu peteklere dağıtırlar. Arılar kanatlarını yelpaze gibi kullanarak nektarın daha çok kurumasını sağlarlar. Bal yeteri kıvama geldiğinde arılar petekte bulunan altıgen hücrelerin üstünü bal mumu ile kapatırlar.
·
1 artı 1'leme
·
239 görüntüleme
Bu yorum görüntülenemiyor
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.