Ahmet Samsa: "Sınır": Sınır Sınır dediğiniz, üzerinde ayrı levhalar taşıyan iki karşılıklı direk demektir. Sessiz ve düşman, iki ayrı dünyayı özetleyerek bakışırlar orada. Aşağıdan yukarıya doğru sivrilen, titizlikle budanmış bir ağaç gövdesidir biri, siyah-beyaza boyalıdır, bir polis kulübesi gibi. Yırtıcı bir kuş vardır ucunda, kanatlarını alabildiğine açmış, pusunun heyecanıyla gagası daha da oburlaşmış bir halde, karşısındaki madenî kalkana dikmiştir karanlık bakışlarını. Kalkan, toprağa iyice yerleşmiş dört köşe kalın bir meşenin zirvesindedir. Ve bir orakla bir çekiç parıldamaktadır bu dövme demirden kalkanın üzerinde. Aralarında altı adım ya vardır ya yoktur ve dümdüzdür toprak altlarında, yataydır, pürüzsüzdür, ama bakmayın siz. Aslında bir uçurum ayırmaktadır bu direkleri. Ve hiç kimse, hayatını tehlikeye atmaksızın, bu kısa mesafeyi aşamaz.

Sınır dediğiniz, üzerinde ayrı levhalar taşıyan iki karşılıklı direk demektir. Sessiz ve düşman, iki ayrı dünyayı özetleyerek bakışırlar orada. Aşağıdan yukarıya doğru sivrilen, titizlikle budanmış bir ağaç gövdesidir biri, siyah-beyaza boyalıdır, bir polis kulübesi gibi. Yırtıcı bir kuş vardır ucunda, kanatlarını alabildiğine açmış, pusunun heyecanıyla gagası daha da oburlaşmış bir halde, karşısındaki madenî kalkana dikmiştir karanlık bakışlarını. Kalkan, toprağa iyice yerleşmiş dört köşe kalın bir meşenin zirvesindedir. Ve bir orakla bir çekiç parıldamaktadır bu dövme demirden kalkanın üzerinde. Aralarında altı adım ya vardır ya yoktur ve dümdüzdür toprak altlarında, yataydır, pürüzsüzdür, ama bakmayın siz. Aslında bir uçurum ayırmaktadır bu direkleri. Ve hiç kimse, hayatını tehlikeye atmaksızın, bu kısa mesafeyi aşamaz.

Sayfa 241Kitabı okudu

Ve Çeliğe Su Verildi Nikolay Ostrovski

4 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

Ahmet Samsa