Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

69 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
3 saatte okudu
Öncelikle mutlaka değinmem gereken bir konu var. Çevirmenin yaptığı işi hiç beğenmedim. Öyle çeviriler yapılmış ki cümleleri anlamakta çok zorlandım. Anlatım bozuklukları, anlamsız cümleler, yabancı kelimeler vs. Ayrıca yazım ve imla kurallarından da hiç haberleri yok sanırım. Berbat ötesi bir düzen var. Bu konuda acilen düzenleme yapılması lazım yoksa Karbon Kitap çok okuyucu kabeder ve insanları okumaktan soğutabilirler. Okuyacak kişilere tavsiyem, bu kitabı başka bir yayınevinden okuyun. Not:Kitabı okumadan incelememi okumayın. Eserle ilgili ipuçları içerir. Kitaba geleyim. İlginç bir konusu olan çok güzel bir kitaptı. Sürekli mutluluğun da zamanla yayvanlaşabileceği İrene üzerinden anlatılmış. Bir insana bir nimeti sürekli ve hiç aksatmadan verirseniz zamanla bu nimetin değeri kaybolur. Nasıl olsa elimin altında diyerek başka nimetlere yönelir. İrene de sürekli mutlu ve sıradan olan hayatında bir macera yaşamak için kocasını aldattığını fark eder. Bu heyecanı yaşarken hissettiği duygular ona genç kızlığını hatırlatır. Bu sarhoşluğun içindeyken aniden bir şantajcı kadın ortaya çıkar. Olup biteni İrene'nin kocasına anlatacağını söyleyip ondan para koparmaya başlar. İrene bunları yaşadıktan sonra aniden eski mutlu yuvasının ne kadar ulaşılmaz ve güzel bir nimet olduğunu kavramaya başlar. Ancak hissettiği pişmanlık ve vicdan azabı, utanca dönüşüp hayatını mahvetmeye başlar. Bu utanç ve korku günlerinde aklına bir kez bile sevgilisi gelmez. Yani sevgilisi hayatında hiçbir yere sahip değildir. Bir hiç uğruna hayatını nasıl mahvettiğini düşündükçe azap çeker. İyice vehimli bir insana dönüşür. Her köşe başından o şantajcı kadının çıkacağından korkar. Kendini eve hapseder. Evde her çalan kapı yüreğini hoplatır. Vehmini saklamak için takındığı mutlu yüz ifadesi çok soğuk, çok yapmacıktır. Bu durumu en başta kocası olmak üzere tüm ev halkı hisseder. Kocasının ona şüpheyle ve bastırdığı bir öfkeyle baktığını hisseder bazen. Sanki gezdiği sokaklarda karanlık köşelerde onun siületini görür. Kocası bazen ona yumaşak bir merhametle yaklaşır ama İrene bunun kendisini dile getirmek için başvurduğu bir hile olduğunu düşünür. Her seferinde kocasına her şeyi itiraf edip bu korku ve azaptan kurtulmak ister. Ama başaramaz. Yine o korkusu buna engel olur. Şantajcı kadın bir gün evine gelip ondan yüzüğünü şantajla alır. Bu durum sinirini daha çok bozar ve artık yaşayan bir ölü gibi evde dolaşır. Artık intihar etmeyi düşünür. Sokaklarda bilinçsizce yürürken farketmeden eski sevgilisinin evine gelir. Sevgilisi, onunla resmiyetle ve kuşkuyla konuşur. İrene onun da kendisine şantaj yapan kadınla bir olduğunu düşünür. Evini ve odalarını aradığında bambaşka bir kadın bulur. Eski sevgilisi çoktan başka kadınla birlikte olmaya başlamıştır. Özgür dileyerek oradan ayrılır. Köşedeki karanlıkta bir silüet gördüğünü sanır. Kocasının siületi. Bir eczaneye girer İrene ve intihar için ilaç alır. Parayı öderken elleri titrer ve beyni bulanır. Tam bayılmak üzereyken kocası gelir. Parayı öder. Karısını alıp eve giderler. Yol boyunca konuşmazlar. Eve gelince İrene, kocasının bağrıp çağırıp ona kaba kuvvet uygulamasını bekler ama hiç beklemediği şekilde bir merhametle karşılaşır. Kocası, başından beri İrene'nin kendisini anldattığını bildiğini, kendisine dönmesi ve aklının başına gelmesi için oyun kurduğunı söyler. Şantajcı kadını kendisi tutmuştur. Ancak İrene'nin düştüğü azap çukuru onun da canını yakar. Ondan özür diler. İrene tüm bunları dinlerken kendinden geçer ve bayılır. Haftalardır istediği ama bulamadığı rüyasız ve derin bir uykuya dalar. Sabah uyandığında evde çocuklarının ve kocasının şen seslerini duyar. Gülümser. "Hayatını ve şimdi mutluluğu olan bütün bunları daha derinden hissetmek için gözleri kapalı yatıyordu. İçinde bir yer hala acıyordu. Lakin müjdeli bir acıydı bu. Büsbütün kapanmadan önce yanan yaralar gibi sıcak, fakat hoş bir acı." Korku çok keskin bir duygudur. İnsan bazen hayatında bu duyguyu hissetmeli ama asla onun esiri olmamalıdır. Korkuyla yaşamak, ceza çekmekten çok daha büyük bir cezadır. İrene'nin korku yüklü duygularının anlatıldığı bu kitabın mesajı bir duygunun -hangi duygu olursa olsun- esiri olunmamalıdır. Her şeyin fazlası insanı zehirler.
Korku
KorkuStefan Zweig · Karbon Kitaplar · 2018103,2bin okunma
·
20 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.