Gönderi
Ah Jules Verne! Sana çok güzel bir eser ile başlamış oldum ve sanırım buna bayıldım.
Epey zamandır bi aksiyon tarzı okumak istiyordum. O kadar beklentim olmasa da aksiyon tarzına daha yakın olduğunu düşündüğüm Ay'a Yolculuk ile başlamak istedim. Jules Verne'den ilk okuduğum eser olmasına rağmen beklentimi çok yükseltti. Özellikle o dönem şartlarında çok güzel hatta olağanüstü şeyleri başarmaları, o hırsları insanı çok etkiliyor.
28 bölümden oluşan eserde hedefe ulaşmaktan çok, yolda karşılaşılan zorlukları hedef almışlar. Kısa kısa bölümlerin olması da hızlı okumayı kolaylaştırıyor. Modern klasikler arasında olmasına rağmen gayet akıcı, heyecanlı ve ne zaman bittiğini bilmediğiniz bir dili var.
Olay örgüsünün hedefi Ay'a varmak! Eski askerler aya gönderilecek topu, gülleyi hazırlama amacıyla bir araya gelirler. Çatışmalarla, farklı fikirlerin zıtlaşmalarıyla da olsa bir şekilde ilerlemeyi başarırlar. Tüm dünyanın gözleri ve yardımları bu kuruldadır. Sonuna kadar desteklenirler.
Tek bir amaçla tüm dünyayı bir araya getiren bu müthiş fikir, konunun bilim-insanlık amacı olmasıyla ne kadar birleştirici olduğunu gösteriyor aslında. Daha önce Jules Verne okumayanlar için sanırım gayet güzel bir başlangıç olacak. Sizi sıkmadan, bunaltmadan; tam aksine heyecanla bir çırpıda okuyabileceğiniz bir modern klasik.
Altını çizmek isteyip de kıyamadığım o kadar cümle oldu ki...
Buraya birkaç tane bırakıyorum;
"Uzaklık, görece bir sözcükten başka bir şey değildir."
"Bırak orman yanmak istiyorsa yansın, tutuşan kendi ağacıdır."
"Kadınlar, korkuyu bir yana bıraktıkları zaman, erkeklerden daha gözü pektirler."
"Bir de cahillerden oluşan boş inançlılar sınıfı vardı elbet; böyleleri hiçbir şey bilmemekle kalmaz, olmayanı da bilirlerdi."
Peki siz şu an hangi klasiği okuyorsunuz? Yorumlara yazabilirsiniz.
Saygılarımla: Adsız Yazıcı.
·
39 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.